Bilime göre, küçük bir kelebeğin kanat çırpışı, bir fırtınaya neden olur. | Open Subtitles | وفقـاً للعلم عندما ترفرف أجنحة الفراشة فأن هذا يدل على وجود عاصفة |
Yaptıkları şey ise kelebeğin dış tarafında, pulları arasında benek olarak görünen sporlar üretmek. | TED | ما تفعله هو أنها تقوم بإنتاج الأبواغ الملايين من الأبواغ على سطح الفراشة التي تظهر على شكل بقع بين قشور الفراشة |
"Simetri" sözcüğünü duyduğunuzda belki bazı geometrik şekiller örneğin bir kare ya da bir üçgen ya da bir kelebeğin kanatlarındaki karmaşık desenler aklınıza gelebilir. | TED | عندما تسمع كلمة تناظر، ربما تتصور شكلا هندسيا بسيطا كالـمربع أو المستطيل، أو الرسم المعقد على أجنحة الفراشة. |
Zavallı bir kelebeğin adımı bilemeyeceğini çoktan anlamalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أتوقع فراشة سخيفة لن تعرف إسمِي |
Ve her gün dünya o berbat ana biraz daha yaklaşıyor... kelebeğin kanat çırpışları... bir kasırga yarattığında... | Open Subtitles | وكلّ يوم العالم يقترب أكثر إلى تلك اللحظة الفظيعة عندما سيكون خفقان أجنحة فراشة كأنما يطلق عنان إعصارا |
Tonlarca kelebeğin var. O neden bu kadar önemli? | Open Subtitles | لديك طن من الفراشات,لماذا هي مهمة بالذات؟ |
Tony? O kelebeğin buraya geri döneceğinden emin misin? | Open Subtitles | توني هل انت واثق ان هذه الفراشة ستعود هنا؟ |
Bir kelebeğin dili bir filin hortumuna benzer çok sivridir ve saat mekanizmasındaki yay gibi içeriye doğru kıvrılır. | Open Subtitles | لسان الفراشة مثل خرطوم الفيل لكنه رفيع جداً وملفوف مثل زنبرك الساعة |
Düzensizliğin matematiksel kurallarının anlaşılmasıyla neden kelebeğin bir kanat çırpışının atmosferde küçük değişikliklere sebep olurken dünyanın diğer tarafında bir kasırga ya da hortuma yol açabileceği de anlaşılabilir. | Open Subtitles | فهم قوانين رياضيات الفوضى يُوضح لما قد تُسبب أجنحة الفراشة تغيرات ضئيلة في الغلاف الجوي قد تؤثر بشكل ملحوظ |
Hala feromonun etkisi altındaki karıncalar kelebeğin geride bıraktığı boş kabuğa tırmanıyor. | Open Subtitles | ومازال يُفتن النمل من آثار الفيرومون الملتصق بالصدفة الفارغة التي خلّفتها الفراشة وراءها. |
- Kimse bilmiyor ama efsaneye göre bir kelebeğin kanat çırpışını bile duyabileceksin. | Open Subtitles | لا أحد يعرف ولكن تقول الأسطورة أنه ستستطيع أن تسمع رفرفة الفراشة |
kelebeğin kabuğundan çıkıp uçması gibi siz de bu ölüler dünyasını sonsuza kadar terk edeceksiniz. | Open Subtitles | ،كما تمزق الفراشة الشرنقة لتطير عليك مغادرة أرض الموتى هذه للأبد |
Ama ben... ben onun üstüne bir kelebeğin konduğunu gördüm. | Open Subtitles | ولكنى رأيت فراشة تهبط عليها مباشرة فراشات؟ |
Ne kollar, ne bacaklar, hiç, ama bir kelebeğin kanadında benek olduğumun farkındaydım, kesinlikle çok güzel kelebeğin. | Open Subtitles | لا ذراعان ولا رجلان ولا أي شئ ولكني أدركت أنني نقطة على جناح فراشة في منتهى الجمال |
Bir kelebeğin kanatlarını söken ufak çocuklar gibiydiler. | Open Subtitles | لقد كانوا كالأولاد الصغار ينتفون أجنحة فراشة |
Bulduğu her güzel kelebeğin kanatlarını koparan ben değilim. | Open Subtitles | لستُ من يمزّق جناحيّ كلّ فراشة جميلة يلقاها. |
Ben, Caitlyn Jenner'in, rüzgâra karşı uçan bir kelebeğin cesaretini sergileyen mükemmel ve harika bir kadın olduğu konusunda hemfikiriz sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت اننا جميعا متفقون على أن كتلين جينر هي إمراة جميلة ومذهلة التي لديها الشجاعة مثل فراشة تطير ضد الريح |
Kış aylarında ise buralar milyonlarca kelebeğin akınına uğrar. | Open Subtitles | وفي الشتاء تمتلأ حَرْفِيًّا بملايين الفراشات. |
Kutudaki kelebeğin türünü de o sayede söyleyebildim. | Open Subtitles | . هكذا عرفت الفراشات الموجودة في الصندوق |
Çevresel etki raporuna göre burası nesli tükenen bir tür mavi kelebeğin yaşam alanıymış. | Open Subtitles | تقرير التأثير البيئي يقول ان هذه مساكن لبعض الفراشات الزرقاء المعرضة للإنقراض |
Sam Snead'ın yaklaşma vuruşu "kelebeğin duyarlı ayakları" gibi nazikçe toprağa değdi. | Open Subtitles | ،أو كمــا قال (سام سنيد) ذات مرة ."أشبه بالفراشة ذي الأقدام المتقرحة |
- Bu da minik kelebeğin canını yakar. | Open Subtitles | وهذا ياذى الفراشه قليلا |