Kelso'nun o kadar dayanabileceğini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | انا لا اعتقد ان كيلسو سيدوم تلك المده الطويله |
Kelso'nun bize bira alacağı bölüm hariç. | Open Subtitles | . بأستثناء الجزء عن شراء كيلسو الشراب لنا |
Kelso'nun bir salak olduğunu. Ve eğer Jackie'e bir şey söylersem, acı çekeceğini. | Open Subtitles | بأن كيلسو احمق , وإن قلتُ ايشئلجاكي,سأجرحها. |
Seni buraya Kelso'nun suratını enmen için getirmedim. | Open Subtitles | انا لم أتي بك إلى هنا حتى تبوسي وجهه كيلسوا |
Seni buraya Kelso'nun suratını enmen için getirmedim. | Open Subtitles | انا لم أتي بك إلى هنا حتى تبوسي وجهه كيلسوا |
Tanrım, Kelso'nun manken olabileceğini düşünmeni şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | يا إلهي, لا عجب أنك تعتقد أن كيلسو يستطيع أن يصبح عارض أزياء |
Üzgünüm efendim.Kelso'nun beni seçtiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | آسف يا سيدي. لا أستطيع التصديق أن كيلسو اختارني. |
Bu kaset Kelso'nun neden Kelso olduğunu anlatıyor. | Open Subtitles | هذا الشريطِ المعارض بالضبط لِماذا كيلسو كيلسو. |
Mesela Kelso'nun cüzdanından 5 dolar aldığını söylemedim. | Open Subtitles | أنا لَمْ أُخبرْ كيلسو أَخذتَ خمسة ظباء مِنْ محفظتِه. |
Ben de günümü... göz yaşı silip Kelso'nun yanaklarından puding silerek harcamak istemiyorum. | Open Subtitles | لم ارد إمضاء اليوم أمسح الدموع وحلوى البودنغ من خدي كيلسو |
Oh.Ve buda sen ve Kelso'nun birbirinizin kıçını ellediği resimlerin negatifleri. | Open Subtitles | أوه. وهنا نيجاتيفُ الصور منك وحمير بعضهم البعضِ مَسْك كيلسو. |
Sanırım Kelso'nun yeni manita yapmasından pek hoşlanmadı. | Open Subtitles | أعتقد أنها لا ترغب أن يحظى كيلسو بفتاة جديدة |
Kelso'nun steteskobunu da donumun içine sürmem gerekmiyor ama bunu yapıyorum. | Open Subtitles | ولست بحاجة لإدخال سماعات كيلسو في سروالي كل صباح |
O an Dr. Kelso'nun bu insanları aslında nasıl gördüğünü anlamıştım.. | Open Subtitles | لسوء الحظ,كانت تلك اللحظه التي أدركت بها كيف يرى دكتور(كيلسو)هؤلاء المرضى |
Kelso'nun Jackie hakkında hiçbir şey bilmemesi çok üzücü. | Open Subtitles | من المؤسف أن "كيلسو" لا "يعلم شيئاً يتعلق بـ "جاكي |
Kelso'nun minibüsünün batışını seyretmek, ayaklarımın büyüklüğünü önemsizleştirdi. | Open Subtitles | مذهل, مشاهدة سيارة "كيلسو" تغرق يجعل من حجم أقدامي أمراً غير مهم |
İşin doğrusu Kelso'nun etrafında maymunluk yapan dangalaklar gibi olmaman. | Open Subtitles | لكن كونك لاتقوم بمهام سخيفة لإرضاء (كيلسو) كبقيّة أولئك التافهين |