kendi işime bakmalıydım. | Open Subtitles | أنا فقط كان يَجِبُ أنْ أَتدبّرَ عملي الخاص. |
Sorduğumda sinirlendi ve kendi işime bakmamı söyledi. | Open Subtitles | عندما سألته عن ذلك، وقال انه حصلت على جنون وقال لي أن أذهان عملي الخاص. |
Nasıl oluyor? kendi işime bakarak sindirim sistemini dolaşıyordum. | Open Subtitles | منذ عامين قمت بجولة حول المعدة لأقوم بعملي الخاص |
Mutfakta durmuş, akşam yemeği için tavuk kesiyorum ve kendi işime bakıyorum. | Open Subtitles | الآن، أنا واقفة في المطبخ أنحث الدجاجة من أجل العشاء، أهتم بعملي الخاص. |
Ben de burada kendi işime bakıyorum, partiye falan katılıyorum. | Open Subtitles | علمت أنكِ هناك تقومين بعملك وأنا هنا أهتم بشؤوني الخاصة |
Ben kendi işime bakarım. | Open Subtitles | أعرف كيف أدير عملي |
Yeni şerif kasabaya geldiğinde sadece kendi işime bakıyordum. | Open Subtitles | أنا فقط كنت أهتم بأموري عندما وصل نقيب الشرطة الجديد إلى المدينة. |
Bir tapınakta oturuyor, kendi işime bakıyordum | Open Subtitles | أنا كُنْتُ أَجْلسُ في a معبد، تَدْبير عملي الخاص |
Ben iyi bir adamım. kendi işime bakarım. | Open Subtitles | أَنا رجل لطيف أَدير عملي الخاص |
Bir araştırmacı olarak karşıt teknoloji üzerinde de çalışıyorum ve bir yapay zekâ vakfında devam eden bir projede görevliyim, proje, sahte görsel ve videoları tespit etmek için makine öğrenimi ve insan moderatör kombinasyonundan faydalanıyor, yani kendi işime karşı savaşıyorum. | TED | بصفتي باحثاً، فأنا أعمل أيضاً على التكنولوجيا المضادة، وأنا جزء من جهد مستمر في مؤسسة الذكاء الاصطناعي، التي تستخدم مزيجاً من تعلَم الآلة والمشرفين البشر للكشف عن الصور ومقاطع الفيديو المزيفة، للمحاربة ضد عملي الخاص. |
kendi işime bakıyorum. Ya siz? | Open Subtitles | اهتم بعملي الخاص ماذا بشانك؟ |
Ben, oturmuş kendi işime bakarken Darnell* bana üç papel teklif ediyor. | Open Subtitles | لذا ها أنا ذا، أهتم بشؤوني الخاصة و(دارنيل) يعرض عليّ ثلاثة دولارات |
Ve kendi işime bakmamı istedi. | Open Subtitles | ويخبرني بأن أهتم بشؤوني |
Ben sadece kendi işime bakıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا فقط أدير عملي |
Ben kendi işime bakarım. Böylece daha uzun yaşayacağım. | Open Subtitles | أنا أهتم بأموري الخاصة الواحد لا يعيش للأبد |
Çünkü akıllıca ve sağlıklı değil, ben kendi işime bakmalıyım. | Open Subtitles | لأن ذلك ليس أمراً ذكياً وليس صحياً وعلي أن أهتم بأموري ولا أتدخل |
Eğer çok kişisel bir soruysa, ben kendi işime bakayım. | Open Subtitles | اذا كان السؤال شخصياً جداً فسأهتم بشؤوني الخاصة |
Babam, kendi işime bakmamdan çok daha fazlasını söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرني أبي حديثاً أكثر من مجرد الاهتمام بشؤوني الخاصة |