Kendi iyiliğiniz için. Ve eğer bunu başaramazsanız, ben yapmanızı sağlarım. | Open Subtitles | إن ذلك لمصلحتك, ولو لمْ تقدر على الحضور، سوفَ أجعلُكَ تحضر. |
Size tavsiyem, Kendi iyiliğiniz için gördüğünüz ya da gördüğünüzü sandığınız şeyi unutmanız. | Open Subtitles | أقترح أن تنسى ما رأيته أو ما تعتقد أنك رأيته لمصلحتك الشخصية |
O yüzden Kendi iyiliğiniz için uzak durun benden yoksa Tanrı şahidim olsun deşerim sizi. | Open Subtitles | لذا ابقى بعيداً عني لمصلحتك او أقسم بأنني سأفعل |
Bayan, bir kadın için bile fazla olan şu duruşunuzla, Kendi iyiliğiniz için daha az cesur olsanız iyi olur. | Open Subtitles | سيّدتي، حتى بالنسبة لامرأة لديهاوجهكِالقويّ.. أنتِ تغدين شجاعة أكثر من اللازم لمصلحتكِ الشخصية |
- Hayır, arabanıza binip Kendi iyiliğiniz için buradan uzaklaşmanız gerek. | Open Subtitles | -كلا، يجدرُ بكَ ركوب سيارتك . و الرحيل مبتعداً، إذا ماكنتَ تعلم مصلحتكَ. |
Eğer iki saat içerisinde babam geri dönmezse Kendi iyiliğiniz için yola koyulmalısınız. | Open Subtitles | إان لم يعد ابانا خلال ساعتان أنت يجب أن تكمل طريقك، من أجل مصلحتك. |
Hanımefendi, büyük bir kötülük sizin mirasını kontrol altına almış, Kendi iyiliğiniz için ve bütün çocuklarınızın iyiliği için, bize güvenin. | Open Subtitles | سيدتي الطيبة , شرٌ كبير قام بالتحكم بأسطورتكم و لمصلحتك |
Keşke işler bu noktaya gelmeseydi fakat Kendi iyiliğiniz için fazla zekisiniz. | Open Subtitles | أود أن يأمل في تجنب كل هذا، ولكن كنت كثيرا ذكية جدا لمصلحتك. |
O yüzden Kendi iyiliğiniz için onu tanıma fırsatını elinizden kaçırmayın. | Open Subtitles | لمصلحتك لا تحرمى نفسكِ من التعريف عليه |
Kendi iyiliğiniz için umarım görmezsiniz. | Open Subtitles | -آمل أن لا تراني مجدداً، لمصلحتك |
Kendi iyiliğiniz için. | Open Subtitles | انه افضل لمصلحتك... |
Kendi iyiliğiniz için dinimize saygı gösterin. | Open Subtitles | لمصلحتك وإحترام تقاليدنا... |
Kendi iyiliğiniz için dinimize saygı gösterin. | Open Subtitles | لمصلحتك وإحترام تقاليدنا... |
Savcılığa ne hikaye yutturmanızı istedilerse, Kendi iyiliğiniz için bunu yapmayın. | Open Subtitles | أن تطعمي بها المدّعي العام لمصلحتكِ الخاصة لا تفعلي هذا |
Kendi iyiliğiniz için gidin. | Open Subtitles | من فضلكِ ، إبتعدي الآن لمصلحتكِ |
Bunu Kendi iyiliğiniz için yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أفعل هذا لمصلحتكِ |
- Hayır, arabanıza binip Kendi iyiliğiniz için buradan uzaklaşmanız gerek. | Open Subtitles | -كلا، يجدرُ بكَ ركوب سيارتك . و الرحيل مبتعداً، إذا ماكنتَ تعلم مصلحتكَ. |
Tamam, kibarca söylüyorum, Kendi iyiliğiniz için, daha ileri gitmeyin. | Open Subtitles | حسناً، إنني أطلب منك بلطف، ومن أجل مصلحتك الخاصة، ألاّ تفعل هذا |
Kendi iyiliğiniz için bunun ne kadar önemli olduğunun farkındasınızdır. | Open Subtitles | , من المهم أن تكوني على علمٍ بذلك من أجل مصلحتك |
Bu yüzden Kendi iyiliğiniz için söylemek zorunda olduğunuzu şeyi açıklar mısınız? | Open Subtitles | لذا ، من فضلك ، من أجل مصلحتك ما الذي لديكَ لتقوله ؟ |