| Ama go-kartlara bindiğinde, bir sebepten Kendini daha iyi hissediyorsun. | Open Subtitles | ولكن عندما تركب تلك السيارات هناك شئ يجعلك تشعر بتحسن |
| Kendini daha iyi hissediyor musun? İlk kez huzurlu uyudun. Bu uyumak değil. | Open Subtitles | ، بالتأكيد كنت تشعر بتحسن هذه هى المرة الأولى التى تنام فيها بهناء |
| Eğer ondan haber alabilseydin Kendini daha iyi hissedeceğini biliyorum, ama öyle görünüyor ki Maya bağlantı kurmak istemiyor. | Open Subtitles | حسنا اعلم انك ستشعرين بتحسن لو لديكي المزيد من المعلومات ولكن يبدو لدي ان مايا تريد البقاء بلا اتصال |
| ...Ve sonra da Kendini daha iyi hissetmek için yaşlı keçiyi getirdin. | Open Subtitles | وثم أحضرت العجوز الصارخة كي تشعري بحال افضل ؟ |
| Şu anda Kendini daha iyi hissettiğini görebiliyorum. Su ısıtmaya başladın. | Open Subtitles | . أنا أرى أنك أفضل هذه اللحظة أنت فقط وضعتي الغلاية على النار |
| Eğer ben de sana bir sır söylesem Kendini daha iyi hisseder miydin? | Open Subtitles | هل سيجعلك تشعر أفضل إذا أخبرتك سراً؟ |
| Zor seçimler yapmamıştık biz. Sen Kendini daha iyi tanıyorsun. | Open Subtitles | لم تكن اختياراتنا راسخة وأنت تعرفين نفسك بشكل أفضل |
| Kendini daha iyi tanıma şansını elde ediyorsun. | Open Subtitles | عليك أن تفهمي نفسك بطريقة أحسن |
| Ve birbuçuk ya da iki saatlik bir süre sonunda Kendini daha iyi hissetmeye başladı. | TED | على مدار الساعة القادمة والنصف او الساعتين, بدأت تشعر بتحسن. |
| Biraz uyumaya çalış. Kendini daha iyi hissedeceksin. | Open Subtitles | حاولى الحصول على بعض الراحة ستشعرين بتحسن |
| İşte.Bir bardak şarap Kendini daha iyi hissettirir. | Open Subtitles | هاك . كوب صغير من النبيذ . سوف تجعلك تشعر بتحسن |
| Belki Kendini daha iyi hissedersin. | Open Subtitles | انها تجعلني اشعر بتحسن قد تود فعل الامر عينه |
| Gina... şu balonları kolundan çıkarırsan... Kendini daha iyi hissedersin belki. | Open Subtitles | حسنا جينا ربما تشعرين بتحسن اذا ما تركت هذة البالونات |
| Kendini daha iyi hissedeceksen bunu geri alabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك إستعادة هذا إذا كان سيجعلك تشعر بتحسن |
| Düşüncesizce kahramanlık yaparak Kendini daha iyi hissetme fırsatı karşımıza her zaman çıkabilir, fakat bu o fırsat değil. | Open Subtitles | الفرصة التى تجعلك تشعر بحال افضل لقيامك بعمل بطولى ربما لم تأت بعد.. ولكن |
| Kendini daha iyi hissetmek için beni kırıyorsun... çünkü aslında kendinden nefret ediyorsun... gerçekten bu durum hakkında durup düşünürsen... acınacak halde olan sensin... tabii eğer yüzündeki... maskeyle düşünebilirsen. | Open Subtitles | أنت تدمريني كي تشعرين أنك أفضل حالاً لأنك تكرهين نفسك لماذا تعتقدين أنه مثير للشفقة |
| Oturursan Kendini daha iyi hissedersin. | Open Subtitles | سَتَشْعرُين قليلاً أفضل إذا جلستي |
| Bu, Kendini daha iyi tanımana yardımcı olabilir. | Open Subtitles | قد يساعدك هذا في أن تعرف نفسك بشكل أفضل |
| Kendini daha iyi tanıma şansını elde ediyorsun. | Open Subtitles | عليك أن تفهمي نفسك بطريقة أحسن |
| Bir bardak blo-aak'tan sonra Kendini daha iyi hissedeceksin. | Open Subtitles | وسوف تشعر أنك أفضل بعد كوب من جديد المفكره-AAK. |
| Hasta olduğu zaman, Kendini daha iyi hisseden tek insan. | Open Subtitles | هو الشخص الوحيد الذى اعرفه الذى يشعر بأنه أفضل عندما يكون مريضا |
| Kendini daha iyi hissettirecek mi? Hayır. | Open Subtitles | هل اجابتك على اتصاله سيغير شيئا؟ |
| Kendini daha iyi hissetmeni sağlayacaksa, bütün sabah sadece bir geyik vurabildik. | Open Subtitles | إن كان الأمر يجعلكِ تشعرين بالتحسّن فقد اصطدنا غزالاً واحداً طيلة الصباح |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 