Kentucky'deki Toyota tesisinde çalışıyordu. | Open Subtitles | كانت تعمل في شركة تويوتا في كنتاكي طوال اليوم |
Kentucky'deki güç ağırlık dengesini yüzde on yükseltmiş. | Open Subtitles | بَعْض الرجلِ في كنتاكي رَفعَ له شغّلْ لوَزْن النسبةِ ب10 بالمائة. |
Kentucky'deki üçüzü olan akrabalarından söz etmiyorum bile. | Open Subtitles | بدون الحاجة لذكر أقاربك في كنتاكي مع ثلاثة توائم |
Kentucky'deki Mammoth Cave mağarası gibi tek bir mağara sistemi, 600 kilometreden uzun olabilir. | TED | نظام كهفي وحيد مثل كهف الماموث، الموجود في ولاية كنتاكي. قد يصل عمقه حتى 600 كيلومتر. |
Dr. Graham, Kentucky'deki salgın hakkında ne gelişmeler var? | Open Subtitles | دكتور غراهام ماهي آخر المستجدات في ولاية كنتاكي |
Babamın Kentucky'deki saçma mağaralarından bahsetmiyorum. | Open Subtitles | ولا أقصد ولاية كنتاكي لزيارة كهوف أبي السخيفة |
Kentucky'deki devasa mağarayı gezmeye gittiğimizde giymişti. | Open Subtitles | ارتدتها عندما ذهبنا لزيارة ذلك الكهف الضخم في كنتاكي |
Kentucky'deki Campbell Kampı'nda iki zenciyi hapse attım. | Open Subtitles | وضعت جنوبيان في السجن في " مخيم " كامبل " في " كنتاكي |
- Efendim, Kentucky'deki hastaneniz, kurşun yarası alan bir genci 1 5 mil ötedeki bir hastaneye yollamış ama yaralı yolda ölmüş. | Open Subtitles | سيد ولنجتون في مستشفاك في كنتاكي ماتت مراهقة مصابة بطلق ناري في الراس لأنهم أرسلوه لمستشفي آخر بعيدا بمسافة 15 ميل ليموت في الطريف |
FBI, Kentucky'deki Al-Qaeda'la meşgul. | Open Subtitles | إنهم مشغولون بتنظيم " القاعدة " في " كنتاكي " الآن |
Kentucky'deki bütün fırsatçı avukatlar bu davayı alıp Tramble'da başına gelenler yüzünden... | Open Subtitles | كل محامي مطارد إسعاف في " كنتاكي " يريد تولي هذه القضية ويقاضي الحكومة العامة " لما حدث له في سجن " ترامبل |
Kentucky'deki ölümlerle. | Open Subtitles | هذه الوفيّات التي توجد في كنتاكي. |
Wisconsin'den bir yedek asker grubu, Kentucky'deki Black Hills'ten geçerken kampınızı fark etmiş. | Open Subtitles | "مجموعة ميليشيا من "وسكنسن شاهدت مخيمكم كانوا يجتازون ال"بلاك هيلز" في "كنتاكي" |
Olmadı, Kentucky'deki şu erkek çiftliği var. | Open Subtitles | أو, هناك هذا المنتجع الرائع في مزرعة في "كنتاكي" |
(Alkış) Kentucky'deki hayatımı değiştiren gecenin üzerinden sekiz yıl geçti. | TED | (تصفيق) ثمانية اعوام منذ تلك الليلة المحتومة في كنتاكي |
Claude Barlow'un Kentucky'deki adresini biliyor musun? | Open Subtitles | هل لديك عنوان في ولاية ""كنتاكي" لـ"كلود بارلو"َ؟ |
Kentucky'deki sirki? | Open Subtitles | السيرك في ولاية "كنتاكي" ؟ |