Ve neyse, asla yeterli kerosen olmuyordu, çünkü bir dollar size ne alabilir? | TED | و ليس هناك كيروسين كافي على اي حال لأنه يكلف دولار يوميا |
Elimizde, plastik şişede bir litre kerosen. | Open Subtitles | لدينا ربع غالون كيروسين في زجاجة مضغوطة |
- Kapının arkasına boşalt. - Bu kerosen. | Open Subtitles | اسكب هذا امام الباب انه كيروسين |
Kontrolünü kaybeder ve kerosen yüklü tankere vurur. | Open Subtitles | ففقد المجرفة لقد طارت من قبضته لتصيب مصباحا من الكيروسين |
kerosen olmalı. Dizel motoru gibi kokuyor. | Open Subtitles | يجب أن يكون قد على الكيروسين. |
- kerosen. | Open Subtitles | الكيروسين. |