Suya batırılacakları, sert bir köşeden dönecekleri ya da kesilmeye gidecekleri zaman yüksek sesle mölüyorlar. | Open Subtitles | الخوار العالي هو نفسه سواء كان سيتم تغطيسها أو تدور حول منعطف صعب أو تؤخذ للذبح |
Onları elleriyle besleyen çiftçi tarafından sevilirler ve kesilmeye gönderilirler. | Open Subtitles | الفلاح الذي يربيهم ويعتني بهم يحبهم ويرسلهم للذبح |
kesilmeye hazır koyun gibiyiz. | Open Subtitles | نحن الحملان للذبح. |
halbuki onlar kesilmeye giden çoğu domuzdan daha yaşlıdır. | Open Subtitles | هو أكبر من الكثير من الخنازير التي يتم ذبحها |
Annesi kesilmeye götürülmüş. | Open Subtitles | أخذت امة للذبح |