İnsanların ne zaman fermente içecekler üretmeye başladığını Kimse bilmiyor. | TED | لا أحد يعلم بالضبط متى بدأ البشر بإنتاج المشروبات المخمرة. |
David, bu harika bir yer. Yeni geldi. Henüz Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | ديفيد , هذه سرقه لا أحد يعلم عنها شيئاً حتى الآن |
David, bu harika bir yer. Yeni geldi. Henüz Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | ديفيد , هذه سرقه لا أحد يعلم عنها شيئاً حتى الآن |
İlk defa halk önüne çıkıyor. Neye benzediğini Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | هذا أول ظهور له في العلن، لا أحد يعرف شكله |
Prens Henry bu sabah erken çıktı, Baroness. Nereye gittiğini Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | قد غادر الأمير مبكراً هذا الصباح، ولا أحد يعرف إلى أين ذهب |
Belki de kafayı yememişlerdir. Dedikodu. Bunu Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | وربما ايضا لم يتم فقدهم ، انها شائعة لا احد يعلم |
Burada olduğumu Kimse bilmiyor. Bu evde geçiciyim. | Open Subtitles | قلت لك بأن لا احد يعرف بأنى هنا انا مقيمه بهذا المنزل |
Kimse bilmiyor, Çünkü sürekli... kulüp etrafında takılarak durumu idare ediyorum. | Open Subtitles | لا أحد يعلم بذلك لأنني كنت أحافظ على صورتي في النادي |
Henüz Kimse bilmiyor ama, Darryl çoktan Philly de çalışmaya başladı. | Open Subtitles | لا أحد يعلم بعد لكن داريل بالفعل بدأ العمل في فيلي |
Burada olduğunuzu Kimse bilmiyor. Ve kimse de sizi ayıplamaz. | Open Subtitles | لا أحد يعلم أنكم هنا, ولن يفقد أحد احترامه لكم. |
Almanlar onu esir kampına götürmüş ama yerini Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | أخذه الالمان الي معسكر السجن ولكن لا أحد يعلم مكانه |
Sorun şu ki eğer gerçekten bütün sivrisinekleri öldürürsek neler olabileceğini Kimse bilmiyor. | TED | المشكلة أنه لا أحد يعلم ماذا سيحدث إذا قضينا على كل البعوض . |
Yani, 2040, 2050'de iş piyasasının nasıl olacağını Kimse bilmiyor. | TED | أقصد، لا أحد يعلم حقيقةً ماهية سوق العمل في عام 2040، 2050. |
Hiç Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعلم أننا هنا هم يعلمون الى اين كنا سنذهب |
Bunu hiç Kimse bilmiyor. Damat kaçtı ve onu hiç kimse bulamıyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف هذا ولكن العريس رحل ولا أحد يعرف كيف يجده |
Hayır, Kimse bilmiyor ve ben bunun böyle kalmasını istiyorum, lütfen. | Open Subtitles | كلا.كلا. لا أحد يعرف. أفضل أن أحتفظ بذلك الأمر بهذه الطريقة.أرجوك. |
Burada olduğunu Kimse bilmiyor ve sen de bunu bilmemizi istemiyorsun. | Open Subtitles | لا أحد يعرف أين أنتَ وأنتَ لا تُريدنا أن نعرف ذلك |
Beni kimin öldürmeye çalıştığını Kimse bilmiyor. Kimse gerçekten ne olduğunu umursamıyor. | Open Subtitles | ولا أحد يعرف من حاول قتلي لا أحد يهتم بما حدث حقاً |
Bunu Kimse bilmiyor. Buna inanmıyorum. | Open Subtitles | وربما ايضا لم يتم فقدهم ، انها شائعة لا احد يعلم |
Bu çok şaşırtıcı. Kimse bilmiyor sanıyordum. - Sen biliyordun. | Open Subtitles | رائع لقد سمعت ان لا احد يعرف انت تعلمين؟ |
Bunu Kimse bilmiyor, ve sormanı tavsiye etmem. | Open Subtitles | لا أحد يَعْرفُ ولا احد من المفترض ان يسأل |
- Buradan anca hapse gidersin. - Orada olanları Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | سوف تذهب للسجن على الفور لا أحد يدري ما الذي حدث هناك |
Bu sorunun cevabını hiç Kimse bilmiyor. | TED | لا يعرف أحد جواباَ عن هذا السؤال إطلاقاً |
Lütfen evinde gibi davran. Burada olduğunu Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | اعتبري نفسك بمنزلك نامي جيداً، لا يعلم أحد بوجودك هنا |
- Sanırım nerede olduğunu bilmiyor. - Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | أعتقد أنه لا يعرفك جيداً - لم يعرف أحد - |
Nasıl tanıştıklarını Kimse bilmiyor. Constance'ı merdivenlerden aşağı onun ittiğini söylüyorlar. | Open Subtitles | لم يعلم أحد كيف تقابلا، والبعض يعتقد أنه دفعها على السلالم |
Ama dün gece gerçekten olanları Kimse bilmiyor ama biz biliyoruz. | Open Subtitles | لكن هذا وما حدث الليلة لن يعرفه أحد غيرنا |
Hartford'da Kimse bilmiyor mu? | Open Subtitles | ولا أحد آخر من هارتفورد يعلم بهذا؟ |
Gözleri ihanet dolu ama Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | # العيون قد تنخدع, ومن الذي لا يعرف هذا # |
Şimdi de 5000 kişiyi doyurduğu söyleniyor ve yiyeceğin nereden geldiğini Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | ... الآننسمعبأنهيغذّي5000شخص ولا يعرف أحد من أين... جاء الغذاء |
O kapıyı Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | يعرف لا أحد حول ذلك الباب. ذلك بابنا السري. |