Geride Saf Kötülük'ü serbest bırakmamı engelleyebilecek kimse kalmayacak! | Open Subtitles | و عندها لن يتبقى أحد يمكنه إيقافي من إطلاق الشر الخالص |
Eğer gemiyi bana teslim etmezsen, İtalya'da Sindora'lardan kimse kalmayacak. | Open Subtitles | إن لم تسلمني السفينة، في غضون أيام لن يتبقى أحد في إيطاليا يُدعى (سيندونا) |
Tekrarım için kimse kalmayacak mı? | Open Subtitles | لا يبقى أحد لحفلتي ؟ |
Karbondioksit kotalarını ertelemeye devam edersek bir gün erteleme yapacak kimse kalmayacak. | Open Subtitles | فلن يبقى أحد نماطل من أجله |
O sayının on katı, Arkadya üzerine binecek ve hayatta kimse kalmayacak. | Open Subtitles | عشر أضعاف هذا الرقم سيتقدمون إلى (آركيديا) ولن ينجو أحد حينها ... |
Bu saatten sonra senin yanında kimse kalmayacak. | Open Subtitles | لن يكون هناك احد يقف إلى جانبك هذه المرة.. |
Tutuklayacak kimse kalmayacak. | Open Subtitles | لن يتبقى احد آخر لإلقاء القبض عليه |
Sonrasında büyük planı ihmal edecek kimse kalmayacak. | Open Subtitles | و بالتالي لن تتركي وراءك أية أشخاص لتهمليها خطة عظيمة |
Geride Saf Kötülük'ü serbest bırakmamı engelleyebilecek kimse kalmayacak! | Open Subtitles | و عندها لن يتبقى أحد |
Seni kurtaracak hiç kimse kalmayacak. | Open Subtitles | لذا لن يبقى أحد لإنقاذك |
Şimdilerde Bedlam'ı temizliyorlar. Kısa süre sonra kimse kalmayacak. | Open Subtitles | إنهم يغادرون (بيدلام) الآن ولن يبقى أحد منهم هنا قبل وقت طويل |
- Geriye hiç kimse kalmayacak. | Open Subtitles | -ولن يبقى أحد |
hiç kimse kalmayacak. | Open Subtitles | لن ينجو أحد. |
Uzun süre kimse kalmayacak buralarda. | Open Subtitles | لن يكون هناك احد متواجد لفترة طويلة |
İntikamımızın tadına bakacak kimse kalmayacak. | Open Subtitles | لن يتبقى احد ليشعر بثأرنا |
Hiccup'a yardım edecek kimse kalmayacak. | Open Subtitles | و لن يتبقى احد لمساعدة هيكاب |
Sonrasında büyük planı ihmal edecek kimse kalmayacak. | Open Subtitles | و بالتالي لن تتركي وراءك أية أشخاص لتهمليها خطة عظيمة |