İki kat altta, bir oda var, ...ve orada Kimsenin istemediği çocuklarla ilgilenmek isteyen insanlar var. | Open Subtitles | كذلك ، واثنين من الطوابق أدناه ، هناك غرفة ، وهناك من الناس في تلك الغرفة التي يتم المسؤول عن الأطفال أن لا أحد يريد. |
Kimsenin istemediği bir tür süper buğday. | Open Subtitles | نوع من المحصول الخيالي لا أحد يريد القمح |
Elimde sadece Kimsenin istemediği resimler var. | Open Subtitles | لديّ فقط الآن مجموعة من اللوحات لا يريد أحد شراؤها |
Birini Kimsenin istemediği bir işi almaya nasıl ikna edersiniz? | Open Subtitles | كيف نجعل رجلاً يوافق على القيام بمهمة لا يريد أحد القيام بها ؟ |
Bu hiç savaş tecrübesiolmayan Kimsenin istemediği bir birliğe komuta eden birinden gelen iddialı bir söz. | Open Subtitles | هذا وعد يأتي من رجل ليست لديه خبرة قتالية على الاطلاق يقوم بادارة مجموعة لا أحد يريدها |
Kimsenin istemediği 10 yaşında zekâya sahip 100 kiloluk cüssesiyle herkesi ezeceğini mi zannediyor? | Open Subtitles | لأنها لديها سلطه تظن ان بإمكانها التحكم بكل فرد على هواها |
Kimsenin istemediği ve bir türlü kurtulamadığımız birisin. | Open Subtitles | انت الشخص الذي لا يريده احد لكن لا نقدر ان نتخلص منه. |
Onlar bir ihraç dizisinin artakalanları; Kimsenin istemediği çirkin parçalar. | TED | وهي بقايا عمليات الاستخراج: الأجزاء القبيحة التي لا يريدها أحد. |
Onlar çöpe atarsa Bizde oradan alırsak bu hırsızlık değildir. Kimsenin istemediği şeyleri niye çalıyoruz ki? | Open Subtitles | ليست سرقه طالما لا احد يريدها اذا كان لا احد يريدها, اذا لماذا نسرقها؟ |
Kimsenin istemediği ama dünyanın ihtiyacı olan evlatlık çocuklar gibiyiz. | Open Subtitles | لا أحد يريد ابن الزوج ولكن العالم يحتاجه |
Daha sonra güzel yazı gibi Kimsenin istemediği dersleri de verdim. | Open Subtitles | وبعدها درّست مواداً لا أحد يريد تدرسيها مثل الصحة والطباعة |
Beni yabancının birine yamamaya çalışmana inanamıyorum sanki Kimsenin istemediği tavşan dişli biriyim ve kafamda miğfer var. | Open Subtitles | أنا فقط لا أستطيع أن أصدق أنك رهن قبالة لي على بعض غريب وكأنني طفل مع تراكب العضة و خوذة لا أحد يريد أن يكون رفاقا مع. |
Kimsenin istemediği bir hurdayı çekiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أسحب بعض الخردة التي لا أحد يريد تواجدها هنا |
Kimsenin istemediği bir mülk de dikiliyorsun. | Open Subtitles | انت تقف على ملكية لا أحد يريدها. |
Kimsenin istemediği 10 yaşında zekâya sahip 100 kiloluk cüssesiyle herkesi ezeceğini mi zannediyor? | Open Subtitles | لأنها لديها سلطه تظن ان بإمكانها التحكم بكل فرد على هواها انتِ لست بحاجه لهذا |
Kimsenin istemediği ve bir türlü kurtulamadığımız birisin. | Open Subtitles | انت الشخص الذي لا يريده احد لكن لا نقدر ان نتخلص منه. |
Sokaklar Kimsenin istemediği tatlı kedilerle dolu. | Open Subtitles | الشوارع مليئة بالقطط الجميلة اللطيفة التي لا يريدها أحد |
Kimsenin istemediği şeylerle dolusun. | Open Subtitles | انتِ ممتلئة بإشياء لا احد يريدها |