Fosil yakıt kullanarak çevreyi kirletmeye devam edersek kutup buzulları yok olur. | Open Subtitles | بالمعدل الحالى لحرقنا البترول و تلويث المناخ الجوى فسوف يختفى الثلج بسرعة من القطب |
Muhteşem Amerikan western tarzını kirletmeye cesaret mi ediyorsun? | Open Subtitles | كنت تجرؤ على تلويث المجيدة من النوع الغربي الأمريكي؟ |
Elini kirletmeye bu kadar meyilli olan bir bankacıyla hiç karşılaşmamıştım. | Open Subtitles | لم ارى في حياتي مصرفي مستعد لتوسيخ يديه |
Ellerimi kirletmeye hazırım. | Open Subtitles | إنّي مستعدّ لتوسيخ يديّ |
Teknolojik yeteneklerini hesaba katarsak, elini kirletmeye ihtiyacı bile kalmaz. | Open Subtitles | بالنظر لمهاراته التِكنولوجية فإنه ليس بحاجة حتى لتلويث يديه يقصُد التورُط في الأمر |
Elimizi kirletmeye ciddi ciddi başlamadan önce önce gerçek olanları yakalamalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نجد الشخص الصحيح قبل أن نبدأ في توسيخ أيدنا |
Ellerini kirletmeye mi korktun? | Open Subtitles | هل تخشى من تلطيخ يداك؟ |
Ellerini kirletmeye katlanamıyorsun. | Open Subtitles | لا يُمكنك الصمود أمام عدم تلويث يديك بالقذارة |
kirletmeye son versek? | TED | لماذا لا نتوقف عن تلويث الهواء؟ |
İklimimiz hassas. Fosil yakıt kullanarak çevreyi kirletmeye devam edersek kutup buzulları yok olur. | Open Subtitles | الى المعدل الذي يتم فيه تلويث كل شيء |
Ellerimi kirletmeye hazırım. | Open Subtitles | إنّي مستعدّ لتوسيخ يديّ |
Ellerini kirletmeye hazır olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت إنك مستعدة لتلويث يديك. |
Hâlâ ellerini kirletmeye korkuyor musun, Saul? | Open Subtitles | أنت مازلت خائفا من توسيخ يديك يا (سول) ؟ |
Ellerini kirletmeye mi geldin Hank? | Open Subtitles | أتودّ تلطيخ يديّك يا (هانك)؟ |