Red Pollard, Seabiscuit'in koşuyu kazanmasını her şeyden çok istiyor. | Open Subtitles | لا، نحن لن ننسحب ريد بولارد أقصى أمانيه أن يكسب سى بيسكوت هذا السباق |
Onu, diğer atla kafa kafaya getirirsen ve o da atın gözünün içine bakarsa, koşuyu asla kaybetmez. | Open Subtitles | حيث أن إذا جعلته جنبا بجنب الحصان الأخر وهو ينظر في عينه فمن المؤكد إنه سيخسر السباق |
40 milyondan fazla Amerikalı koşuyu radyodan dinleyecekti. | Open Subtitles | بمجرد مجئ معاد السباق أكثر من 40 مليون أمريكي سيستمعون لهذا السباق |
Birlikte o koşuyu izlemeye gidiyoruz. Ve büyükannemle hiçbir zaman tanışamıyor. | Open Subtitles | ثم قمنا بالذهاب إلى هذا السباق ولم يلتقي بجدتي أبداً |
Bırak koşuyu, araba sürmek için bile çok erken. | Open Subtitles | انه مبكر جداً لقيادة سيارة فمابالك بالركض |
Biri yorulduğunda içlerinden bir diğeri hamle yapıp koşuyu sürdürür. | Open Subtitles | عندما يتعب فرد، يتحرّك آخر ليتعهّد بالركض |
Bunun saygın bir koşu pisti olduğunu biliyorum ama, sıradan insanlar da koşuyu seyredebilsin diye iç sahayı seyirciye açmalılar. | Open Subtitles | أنظروا ، أعرف أن هذ1 السباق سيكون مبعث بهجة لدى الناي لكن أعتقد أنهم يفتحوا المكان حتى يتمكن الناس العاديون من رؤية السباق |
Ve O'nun için bu koşuyu bitirmek, boynumun borcu. | Open Subtitles | وأنا ادين لها بذلك لانهاء السباق |
Bizim okula gelip o koşuyu yaptığın günü hatırlıyor musun Richard? | Open Subtitles | هل تذكر عندما أتيت لمدرستنا وقمت بذلك السباق يا (ريتشارد)؟ |
Belki de koşuyu durdurmamız gerekiyordur. | Open Subtitles | مورا اذا اوقفنا السباق |
Dördüncü maç, Yankiler 6-0 dan gelecek ve Wade Boggs onuncu oyunda kazanan koşuyu yapacak. | Open Subtitles | الشوط الرابع ، عاد فريق "يانكز" من هزيمة 6 مقابل لا شيء يقوم (وايد بوغز) بالركض نحو المربع العاشر |