Onları molotof kokteylleri ve tank savarlarımızla yakacağız. | Open Subtitles | لقد احرقنا لهم مع مولوتوف الكوكتيل والمدافع المضادة للدبابات. |
Eve özgü. Her gün aile kokteylleri için yapıyorum. | Open Subtitles | تخصص منزلي , أصنعه يوميا لساعة الكوكتيل الخاصة بالعائله |
Ben kokteylleri içmek için arkaya geçi... | Open Subtitles | أنا ذاهب إلى الخلف كي .. أشرب عصير الكوكتيل |
En azından dediklerine göre kendilerine has insanı uçuran kokteylleri varmış. | Open Subtitles | حسنا، على الأقل لديهم هذا يزعم العقل المتفجر توقيع كوكتيل |
-beni ayartmaya çalışma -99 cent'e karides kokteylleri var beni kandırmayı başardın! | Open Subtitles | -هذا مغري -لديهم كوكتيل قريدس بـ99 سنت لقد أقنعتني! |
Bir kere uydurma kokteylleri ateşe atınca neredeyse Lejyon'u yakıyorduk. | Open Subtitles | ايه,في ذلك الوقت كنا على وشك احراق الفيليق نضع كل تلك الكوكتيلات المختلفة في النار |
Dikkatli olun, gece boyunca tüm kokteylleri bu çubukla karıştıracağım! | Open Subtitles | ليكن في علمكم أنّه لبقية اليوم سأقوم بخلط الكوكتيل بهذه الأداة |
O kokteylleri zehirlediğimi düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | هل تعتقد أننى قد سممت هذا الكوكتيل ؟ |
Rahatla ve kokteylleri devirip dur sen. | Open Subtitles | فقط استرح وتناول الكوكتيل |
Bir Ethan Allen gösteri salonunda kokteylleri yudumlarken hangi üst orta sınıfın anlaşmalı olarak eve hangi Elks üyesiyle gitmekle yükümlü olacağını merak ediyorlar. | Open Subtitles | يحتسون أشربة الكوكتيل في صالة عرض إيثان ألن، يتساءلون أي تنورة هي من الطبقة المتوسطة العليا... مُلزمة تعاقديّاً بالذهاب إلى البيت مع أي من أعضاء ايلكز. |
"Karides kokteylleri bayatladı mı?", | Open Subtitles | ان كان كوكتيل الجمبري قد نفذ لمدة طويله |
- Sakin, iyi müziği ve güzel kokteylleri olan yerlere. | Open Subtitles | مكان هادئ . وموسيقى جيده وشراب كوكتيل |
Tamam Marge, senin için, rom bazlı kokteylleri içmeye son veriyorum. | Open Subtitles | حسناً لأجلك سآخذ كوكتيل " بأساس " الرام |