Hapishane özellikle de orada olmayı hak ediyorsan kolay olmamalı. | Open Subtitles | والسجن لن يكون سهلاً خصوصًا عندما تستحق التواجد فيه |
Zaten hapishane kolay olmamalı, özellikle de orada olmayı hak ediyorsan. | Open Subtitles | والسجن لن يكون سهلاً خصوصًا عندما تستحق التواجد فيه |
Babanızı bu şekilde görmek kolay olmamalı. | Open Subtitles | لايمكن ان يكون سهلاً ان ترى والدك بهذه الحالة |
Tüm adamlarına öyle karşı gelmek kolay olmamalı. | Open Subtitles | لم يكن سهلاً أن تقف ضدّ قومك كلّهم هكذا. |
Senin içinde kolay olmamalı. | Open Subtitles | آسفة، اعلم ان ذلك لم يكن سهلاً عليك ايضاً |
Birinin canını almak asla kolay olmamalı. | Open Subtitles | يجب ألا يكون من السهل أبداً سلب حياة شخص ما |
Bak, orada olan şeyleri bilmek senin için kolay olmamalı fakat içeri zorla girersek, Anna yaralanabilir. | Open Subtitles | اسمع، هذا لا يمكن ان يكون سهلاً عليك ان تكون علي علم بما يحدث غالباً بالداخل. لكن لو اقتحمنا المنزل, "آنا" قد تتأذي. |
kolay olmamalı da göt herif. | Open Subtitles | لا يفترض أن يكون سهلاً أيها الأحمق |
- kolay olmamalı zaten. | Open Subtitles | لا يفترض به أن يكون سهلاً |
Can almak o kadar kolay olmamalı. | Open Subtitles | سلب حياة لن يكون سهلاً |
Sana şahsen teşekkür etmek istedim. Merlin'i böyle teşhir etmek senin için kolay olmamalı. | Open Subtitles | لقد أردت أن أشكرك شخصياً لابد أن الأمر لم يكن سهلاً عليك أن تفضح (مارلين)بهذه الطريقة |
Bir camiyi dinlemek bu kadar kolay olmamalı. | Open Subtitles | أوافقك الرأي. لا يجب أن يكون من السهل زرع أداة تنصت في مسجد. |
Bana geçici velayet vermek Joe Riely için hiç kolay olmamalı. | Open Subtitles | نجاح باهر . لا يمكن أن يكون من السهل على جو رايلي أن يعطيني حضانة مؤقتة , هاه ؟ |
Kontrol etmek kolay olmamalı. | Open Subtitles | لن يكون من السهل علينا قمعه |