Sadece meraktan soruyorum koleksiyonunda kocaman kesik bir insan eline benzeyen bir parça var mıydı? | Open Subtitles | لدي بعض الفضول في مجموعته هل كان لديه شيء كبير |
Senelerce sahiplerini bulmaya çalıştık ve Karl'a koleksiyonunda yardım etmek için elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | لقد قضى سنوات في محاولة ل لعثور على أصحابها ولكن بدون جدوى، ونحن لم قصارى جهدنا للمساعدة كارل مع مجموعته |
Adamın kıymetli koleksiyonunda zaten sahte bir parça var asitle eskitilmiş bir silah. | Open Subtitles | هذا الرجل تمّ الإحتيال عليه سلفاً :في مجموعته العزيزة مسدس تمّ إعطاؤه مظهر قديم بواسطة حمض كيميائي |
Ee, senin koleksiyonunda neler var? | Open Subtitles | إذاً ماذا تحوي مجموعتك من الأنواع الألمانية ؟ |
koleksiyonunda, diğer şeylerin yanında bir de çürümüş insan kafası vardı hakiki bir Picasso gibi duruyordu. | Open Subtitles | مجموعتك هذه تشمل أشياء قديمة بالفعل والتي تبين أنها فن حقيقي، |
koleksiyonunda bulunması gerek öyle değil mi? | Open Subtitles | يجب أن يكون فى مجموعتك الشخصية أليس كذلك؟ |
İşte ben de bunu çok ilginç buluyorum; Video oyunlarına MoMA koleksiyonunda yer vermemizle birlikte gelen tepkilerden bahsediyorum. | TED | وهذا بالفعل ما وجدته مثير للفضول حول ردود الفعل التي أجريناها جراء تنصيب ألعاب الفيديو في مجموعة متحف الفن الحديث. |
Babam onun koleksiyonunda birine sahiptir. | Open Subtitles | والدي لديه واحدة في مجموعته |
Sarno öyle herkesi koleksiyonunda yürütmez. | Open Subtitles | سارنو) لا يدع أي شخص يشارك في مجموعته) |
Özel koleksiyonunda olan parçalardan mı? | Open Subtitles | -عصي الوخز؟ -ماذا، أتعرف ذلك من مجموعتك الخاصة؟ |
Ki koleksiyonunda var. | Open Subtitles | والتي لديك في مجموعتك |
Yani tasarım koleksiyonunda bir silah görürseniz, o öldürmek için bir araçtır. | TED | إذا عندما تشاهد بندقية، أداة للقتل في مجموعة التصميم. |