Rhonda'nın arabası düz vites ve ben sürmeyi öğrenene kadar... bayanlar koltuğunda oturmak zorundayım. | Open Subtitles | سيارة روندا معضلة وإلى حين أن أتعلم كيف أقودها يتوجب علي الجلوس في مقعد السيدات |
Kendi hayatının yolcu koltuğunda oturmak. | Open Subtitles | أن تكون في مقعد المسافر بحياتك الخاصة |
Alan'la seks ise gerçekten zeki bir kangurunun kullandığı arabanın arka koltuğunda oturmak gibi bir şey. | Open Subtitles | مع (آلان)، إنه كالجلوس في مقعد سيارة خلفي يقودها كنغر شديد الذكاء |
Sürücü koltuğunda oturmak gibi. | Open Subtitles | حول أن يكون في مقعد السائق |