Ve bu arada,tüm uygun Hristiyanlar Komünyon'a* katılacak. | Open Subtitles | و في هذه الحاله سيقدم للمسيحيين عشاء كنسي |
Oğlumun düğününde Komünyon yapıp da ne yapacağız? | Open Subtitles | عشاء كنسي في زفاف إبني؟ |
Voja'ya yakında yanına uğrayıp Milutin'e Komünyon ayini yapacağımı söyle. | Open Subtitles | أخبر فويا بأني سأزوره قريباً لأقيم لميتولين القربان المقدس |
Milutin'e Komünyon ayini yapmak için yakında uğrayacağını söyledi. | Open Subtitles | قال بأنه سيزور قريبا ليقيم القربان المقدس لميتولين |
Komünyon ve Kurtuluş. Bu durumda? | Open Subtitles | كوميونيون ليبرازيون هَلْ تلك هي الحالةِ؟ |
Eğer içtiysen Komünyon olmaz. | Open Subtitles | ، إذا شربت . لا تستطيع التناول |
"Anne, gülümsersem otantik olmaz" diyor. Evet, o senin Komünyon fotoğrafın, Dogma 95 Hareketi değil. | Open Subtitles | نعم، صورتك المناولة الأولى، وليس حركة العقيدة 95. |
Yarın gidip Draia'yı Milutin'e Komünyon ayini yapması için buraya getireceksin! | Open Subtitles | غدا ستحضر درايا ليقيم القربان المقدس لميتولين |
Ve onu ağzıma bir Komünyon alır gibi aldım. | Open Subtitles | و أخذته في فمي كأنني آخذ القربان المقدّس |
- Komünyon bardaklarını getirdin mi? | Open Subtitles | هل ستجلب لى نبيذ القربان المقدس؟ |
Hayır, ben Komünyon ve Kurtuluş'ta değilim. | Open Subtitles | لا، لَستُ في كوميونيون ليبرازيون |
Ben... Komünyon şarabını çalmıyordum ha. | Open Subtitles | لم أكن أسرق نبيذ التناول |
Ama dün dolapta bir buçuk kasa Komünyon şarabı vardı, bugünse... | Open Subtitles | {\pos(190,230)} ولكن بالأمس كان هناك صندوقاً ونصف من نبيذ التناول ...في الخزانة، واليوم |
Komünyon bileziğini de oradan almıştık. | Open Subtitles | اشترت سوار المناولة الأولى منه. |
- Komünyon! | Open Subtitles | المناولة |