komşumuzdan ödünç aldım. Ne nazik insanlar. | Open Subtitles | لقد استعرت صخور جيراننا يا لهم من ناس لطفاء |
Birkaç elma getirdim, komşumuzdan. | Open Subtitles | لقد أحضرت لك بعض التفاحات إنها من جيراننا |
Uzaydaki en yakın komşumuzdan gelen gel-gitlerin yarattığı enerji. | Open Subtitles | الطاقة المسؤولة عن المد والجزر أصلها هو أقرب جيراننا في الفضاء |
Bugün, güneydeki komşumuzdan yiyecek örneklemesi yapacağız. | Open Subtitles | اليوم سوف نتذوق عينات من طعام جيراننا في الجنوب |
Demek istediğim Penny, bir sürü komşumuzdan biri ve bizim apartmanımızda, komşular eve girip çıkar bu çok normaldir, kıyafet kuralı yoktur. | Open Subtitles | انظري،إنّي أقول فقط بيني" واحدة من جيراننا الكثر،تعلمين" و في بنايتنا الجيران يجيؤون و يروحون ،الأمر عفوي للغاية،لا شروط على اللباس |