Affedersiniz. İkinizin konuşacak çok şeyi var gibi görünüyor. | Open Subtitles | اعذروني يبدو بأن لديكما الكثير لتتحدثا عنه |
Görünüşe göre ikinizin konuşacak çok şeyi var. | Open Subtitles | يبدو أنكما لديكما الكثير لتتحدثا عنه |
Güzel. Eminim uzmanlarınızın konuşacak çok şeyi vardır. | Open Subtitles | رائع , اعتقد انه لدي خبرائك الكثير للتحدث عنه |
Eminim ikinizin konuşacak çok şeyi vardır. | Open Subtitles | انا مـتأكد أن لديكما الكثير لتتحدثا بشأنه |
Pekala, siz ikinizin konuşacak çok şeyi var. | Open Subtitles | حسناً لديكم الكثير لتتحدثان عنه |
İyi çünkü ikimizin konuşacak çok şeyi var. | Open Subtitles | ممتاز. لأن لدينا الكثير لنتحدث عنه أنا وأنت |
İkinizin konuşacak çok şeyi olmalı. | Open Subtitles | انتما لديكما الكثير لتتحدثا عنه |
O zaman ikinizin konuşacak çok şeyi vardır. | Open Subtitles | الان سيكون لديكم انتما الاثنان للتحدث عنه |
Sanırım siz ikinizin konuşacak çok şeyi var. | Open Subtitles | أرى أن لديكما الكثير لتتحدثا بشأنه |
Pekala, siz ikinizin konuşacak çok şeyi var. | Open Subtitles | حسناً لديكم الكثير لتتحدثان عنه |
Pekala, üçünüzün konuşacak çok şeyi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | حَسناً، أَعْرفُ أن لديكم الكثير للتحدث بشأنه |
Eminim üçünüzün konuşacak çok şeyi vardır. | Open Subtitles | لديكم الكثير للتحدث فيه |
İkimizin de... ikimizin de konuşacak çok şeyi var. Evet. - Evet. | Open Subtitles | حسنٌ ، انا وانت لدينا الكثير لنتحدث بهِ - نعم ، نعم - |
İkimizin konuşacak çok şeyi var. | Open Subtitles | أنت وأنا لدينا الكثير لنتحدث بشأنه |