O zaman Konuşacak bir şeyimiz kalmadı. Telefon numaram, mesaj bırakırsın. | Open Subtitles | إذن ليس هناك ما نتحدث عنه هذا هو رقمى، اترك لى رسالة |
Yani Sevgililer Günü bitinceye kadar, Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | لذا حتى نهاية يوم عيد الحب, ليس هناك ما نتحدث عنه. |
Yeteneği, ve bunu anladığınızda, belki o zaman Konuşacak bir şeyimiz olacak. | Open Subtitles | انه موهوب ،وعندما تعرفين ما معنى ذلك عندها ربما سيكون لدينا ما نتحدث بشأنه |
Öyleyse daha fazla Konuşacak bir şeyimiz yok. Hızı arttırıyorlar. | Open Subtitles | لذا افترض انه لم يعد لدينا ما نتحدث بشأنه إنهم يزيدون السرعة |
Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس بيننا ما يُناقَش. |
- Konuşacak bir şeyimiz olsun diye! | Open Subtitles | بحيث سيكون لدينا شيء للحديث عن ذلك فإنه لن يكون محرجا. |
Seninle benim Konuşacak bir şeyimiz yok rahibe. | Open Subtitles | ليسَ لدينا ما نتكلم عنهُ أيتها الأُخت |
- Golf arabası satıyorum. - Vay. Yani Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | أنا أَبِيع عربات الغولف واو جيد هذا يقودنا الى انه لا شيء لنتحدث عنه |
Konuşacak bir şeyimiz olduğunu sanmıyorum beyefendi. | Open Subtitles | لا أتخيل أن هناك ما نتحدث عنه يا سيدي |
Konuşacak bir şeyimiz olduğunu sanmıyorum beyefendi. | Open Subtitles | لا أتخيل أن هناك ما نتحدث عنه يا سيدي |
Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس هناك ما نتحدث فيه |
Evet, var, Bay Franklin. Konuşacak bir şeyimiz var. | Open Subtitles | - بالطبع هناك ما نتحدث فيه |
Beni yine aşağılıyorsun. Konuşacak bir şeyimiz kalmadı. | Open Subtitles | أهنتني مجدداً، لم يعد لدينا ما نتحدث بشأنه |
Konuşacak bir şeyimiz yok, Yüzbaşım. | Open Subtitles | لا يوجد لدينا ما نتحدث بشأنه , كابتن |
Şimdi Konuşacak bir şeyimiz oldu -- | Open Subtitles | حسناً، لدينا ما نتحدث عنه الآن |
Belki de bu yüzden şu anda Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | وربما لهذا ليس لدينا ما نتحدث عنه الآن |
Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس بيننا ما يُناقَش. |
Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ليس لدينا شيء للحديث عنه |
Demek ki o zaman Konuşacak bir şeyimiz kalmadı. | Open Subtitles | اذا ليس لدينا ما نتكلم فيه |
Buradan beni temelli çıkartamıyorsan, Konuşacak bir şeyimiz yok. | Open Subtitles | ما لم يكن باستطاعتك أن تخرجني من هنا، ليس هناك أي شيء لنتحدث بشأنه |