Sana lanet sorunu anlatayım... sıra Almanların işini bitirmeye gelince... korkup kaçtı. | Open Subtitles | حين حان وقت الاهتمام بالاسكندنافيين خاف وهرب |
Ama insanlar ondan korkup onu canlı canlı bir kuyuya atmışlar. | Open Subtitles | لكن بسبب ذلك قد خاف منها الجميع لقد تم رميها في بئر و هي على قيد الحياة |
Bu, ya bir tuzaktı, ya da başkan eşleri korkup zarar görmemek için kaçmaya karar vermişlerdi. | Open Subtitles | إما أن هذه خدعة ما و إما قد خافت السيدات الأولى و قرروا الهروب و إيقاف خسارتهن |
Hastaneye götüreceğimi söyleyince korkup bebeği kaçırdı. | Open Subtitles | لقد أخبرتُهُ أنني سأأخذهُ إلى المستشفى. لقد فزع. وأخذ الطفل اللعين. |
Yüksek basınç altındayken, kandaki her şey korkup paniğe kapılır ve saklanır. | Open Subtitles | تحت الضغط العالي، يصاب كلّ شيء بالدّم بالذعر والهلع ويسارع بالفرار والاختباء |
Boyutu tek başına ele geçireceğinden korkup ondan önce harekete geçtiler. | Open Subtitles | لقد خافوا بأنها سوف تحاول الاستلاء علي البعد لنفسها |
Eski ortağının muhbir olduğunu öğrendiğinde, korkup, onu öldürmüş olabilir. | Open Subtitles | وعندما توصل الى معلومات عن صديقه القديم,فخاف وقتله |
Bu cesedi taşıyorduk ama levazımatçı korkup kaçtı. | Open Subtitles | كنا نحمل هذه الجثة لكن الخشّاب شعر بالخوف وهرب |
Ve aniden korkup boş odaların içinde etrafımda dönüyorum. | Open Subtitles | وفجأة شعرت بالخوف وأدور حول نفسى في غرفة فارغة |
Ennius isyandan korkup elindekileri korumak için önlem almıştı. | Open Subtitles | لقد خاف زوجي من التمرد وأخذ الكثير من الأجراءات لجماية ما هو له |
Bir beysbol sopasını kaptım adama doğru salladım, korkup kaçtı. | Open Subtitles | أعني، لقد ألتقطت مضرب بيسبول بالفعل وصرخت على الرجل، وقد خاف من ذلك. |
korkup, korkmadığını sorduğumda, bana baktı ve gülümsedi. | Open Subtitles | عندما سئل لتر وسلم إذا خاف , وقال انه يتطلع في وجهي و ابتسم . |
Öğretmenler bombanın düştüğü gün Santi'nin korkup kaçtığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | .... المدرسون يقولون أنه عندما سقطت القنبلة خاف سانتى و هرب |
Ameliyattan önce korkup kaçmış. | Open Subtitles | لقد خاف قبل عملية الجراحه و هرب |
Bu ya bir tuzaktı ya da başkanların eşleri korkup zararın neresinden dönersek kar demişlerdi. | Open Subtitles | إما أن هذه خدعة ما و إما قد خافت السيدات الأولى و قرروا الهروب و إيقاف خسارتهن |
Bayan Niles kızınız korkup kaçmış olabilir. | Open Subtitles | -من الممكن أن بنتك خافت وهربت خارج المنزل |
Hepsi "Cehennemin Meleklerinden" korkup kaçtı. | Open Subtitles | خافت من ملائكة الجحيم |
Hamilelik testi yaptırdığımda karısına söylememden nasıl korkup kontrolünü kaybetmişti hatırladın mı? | Open Subtitles | جديا , هل تتذكرى عندما عندما كتبت بشفرة زرقاء على "أى تى بى"ّ و فزع لانة أعتقد أننى سوف أخبر زوجتة ؟ |
Tommy de korkup bayıldı. Dur! | Open Subtitles | ثم فزع تومي ولم يتمكن من التنفس فأغمي عليه توقف! |
Topu doldurduğumuzu gördükleri için mi korkup kaçtılar? | Open Subtitles | ، هل رأونا نحشوا المدفع وأصيبوا بالذعر ؟ |
Birileri korkup onu kuyuya atmış ama Sadako ölmemiş. | Open Subtitles | الناس الذين خافوا منها كلهم ماتوا ساداكو قتلتهم |
Ben de ona saldırdım, korkup kaçtı.. | Open Subtitles | هاجمتة ، فخاف وهرب بعيداً |
Bu cesedi taşıyorduk ama cenazeci korkup kaçtı. | Open Subtitles | كنا نحمل هذه الجثة لكن الخشّاب شعر بالخوف وهرب |
Son sınıfta duygularımı yıllığına yazıp o görmesin diye korkup yıllığı çaldım. | Open Subtitles | كيف ستفعل هذا؟ في سنة رشدي, عبرت عن مشاعري لها في دفتر الذكريات ولكنني شعرت بالخوف لذا سرقته |
Dadı Seagram'ın siz ele vereceğinden korkup, onu susturmuş olabilirsiniz. | Open Subtitles | خوفًا من أن تكشفك المربية سيغرام فكان لا بد من إسكاتها |
Çok teşekkür ederim, Chris. Buraya çıkan herkes korktuğunu söyledi. korkup korkmadığımı bilmiyorum, ama ilk kez bu tür bir topluluğa hitap ediyorum. | TED | شكراَ جزيلاَ, كريس. جميع الأشخاص الذين وقفوا على هذه المنصة قالوا أنهم كانوا خائفون. أنا لا أعلم إذا كنت خائفة, ولكن هذه أول مرة لي أحاضر على جمهور بهذا العدد. |