Biliyordu ki, ellerimiz korkusuzca ve sonsuza kadar birbirini tutmak için yaratıldı. | Open Subtitles | لقد علمت بأن ايادينا لقد عنت بأن تحمل بعضها البعض دون خوف |
Zalim bir diktatörü korkusuzca protesto eden kadınlar çıktı ortaya. | TED | خرجت النسوة للاحتجاج على دكتاتور متوحش وتحدثن بدون خوف |
Gelecekle korkusuzca yüzleşebilriz eğer bunu tek başımıza yüzleşmeyeceğimizi bilirsek. | TED | يمكننا أن نواجه أي مستقبل دون خوف طالما أننا نعرف أننا لن نواجهه بمفردنا. |
O zamanlar sana korkusuzca defol deme nedenim kesinlikle yanımdan gitmeyeceğini bildiğim içindi. | Open Subtitles | السبب الذي كان يجعلني دائماً أخبركِ بأن تغربي عن وجهي كل مرة بدون خوف كان لأنني كنت أعرف |
Çelik gibi bir azimle ve korkusuzca adımlarla binlerce umut güneşinin altında güneşlenen kullarız. | Open Subtitles | "شمس الآمال تشرق من جميع الأطراف." "إرادتنا فولاذية، تصحبها شجاعةٌ في كلِّ خطوة." |
Fakat eğer korkusuzca öpersek... bizi bahçeye götürür. | Open Subtitles | و لكن لو قبلناه بدون خوف سوف يأخذنا الي الحديقة |
Kız korkusuzca acı içindeki ruhunu cehenneme yolladı. | Open Subtitles | وقامت بتسليم روحها المره بلا خوف إلى العذاب |
Büyük Beowulf tek başına, en iyinin de iyisi olan, korkusuzca herkesle dövüşebilen... ama şimdi o bile... bu şeye karşı kendi kılıcından başka 12 Gaeta kılıcına daha ihtiyaç duyuyor. | Open Subtitles | لكن بيوالف العظيم أشجع الشجعان حاربه بلا خوف وهكذا فانه سيحتاج أكثر من 12 محاربا ليقضي عليه |
Şehirler ve aileler birleşecek, ve sonunda korkusuzca yaşayacağız. | Open Subtitles | المدن و العائلات سيمكنها أن تتحد مجدداً و سيمكننا أخيراً أن نعيش بدون خوف |
İnsanların korkusuzca, özgürce konuşma haklarına müdahale ederek, ulusu koruyamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك حماية البلاد بمهاجمة المواطنون و منعهم من حق التكلم دون خوف |
Bu gibi ne kadar önemli konu varsa, hepsinin bu meclisin önüne korkusuzca ve eyyam yapılmaksızın getirileceğini garanti edebilirim. | Open Subtitles | استطيع ان اؤكد ان جميع هذه الأمور العظيمة يمكن ان تناقش أمام البرلمان دون خوف أو محاباة |
Karanlıkla baş edemezsin korkusuzca ona sarılmalısın. | Open Subtitles | لا يمكنك التعامل مع الظلام يجب مواجهة كما هو بدون خوف |
Bu yüzden onları korkusuzca tam geçerken yolumdan çekilmediler! | Open Subtitles | وبالتالي كنت سأكمل طريقي وبدون خوف ولكنهم لم يبتعدوا عن طريقي |
Şimdi, benim sevgili Çuvava askerlerim, korkusuzca sevin, başkalarının da kalplerini açmalarına yardım edin. | Open Subtitles | الآن ، محاربي التشيواوا الصغار الحب بلا خوف ، ومساعدة الآخرين في مشاركة قلوبهم كذلك. |
Hayallerimin peşinden gitmemi ve bunu korkusuzca yapmamı istedi. | Open Subtitles | وطالبتني بأن ألاحق أحلامي بأن أفعلها دون خوف |
Askerlerimiz korkusuzca savaşmalıdır. | Open Subtitles | يجب ان يحارب جنودنا من دون خوف 275 00: 37: 12,208 |
Her zamanki gibi seni korkusuzca duymazdan gelebilirdim fakat durup üstünde düşününce farkettim ki aslında memnuniyetsizmişim. | Open Subtitles | كما العادة, الشيئ اللدي علي فعله هو الصمت بدون خوف أن افقد شيئا يعطيني الوقت لتخزين و تحقيق |
Bildiğiniz için öyle korkusuzca davrandığınızı düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعتقد انك تعرف هذا السبب عندما ذهبت هناك دون خوف |
İyi bir şekilde, korkusuzca ölmeyi diliyor günahlarına kefaret olması için. | Open Subtitles | أنه يريد أن يموت بدون خوف. للتكفير عن خطاياه. |
Otoritenin korkusuzca sorgulanmasına ve fikirlerin serbestçe değiş tokuş edilebilmesine dayanır. | Open Subtitles | ويعتمد على إستجواب السلطة بلا خوف وتبادل الأفكار بشكل مفتوح |
Çelik gibi bir azimle ve korkusuzca adımlarla binlerce umut güneşinin altında dinlenen kullarız. | Open Subtitles | "شمس الآمال تشرق من جميع الأطراف." "إرادتنا فولاذية، تصحبها شجاعة في كلّ خطوة." |