Beni kovdular, ve aileme Lance'in beni kötü etkilediğini söylediler. | Open Subtitles | و طردوني و أخبروا والداي ان لانس تاثيره سيء علي |
Bugün çalışma izni çıkarmaya gittim sonra da mezarlıkta çalışmaya gittim ama beni yine kovdular. | Open Subtitles | ذهبت اليوم للحصول على تصريح عمل, و من ثم ذهبت إلى العمل في المقبرة, و لكنهم طردوني مجدداً |
Yani kendi emeklerinin meyvesini yiyebiliyorlar çünkü patronu işten kovdular. | TED | لذلك يتمتع العمال بثمار عملهم لأنهم طردوا رؤساء العمل. |
Seni kovdular ve fırsatını bulsalar öldürürlerdi de. | Open Subtitles | لقد طردوك, وكانوا ليقتلوك لو أتيحت لهم الفرصة |
5 yıldır aynı yerde çalışıyordum sonra günün birinde beni kovdular. | Open Subtitles | وكما تعرف، اشتغلت بنفس المكان لخمس سنوات ثم قاموا بطردي ذات يوم |
Hayır, aslında bir süredir gitmiyormuş. Onu kovdular. | Open Subtitles | لا , في الحقيقة لم يذهب إلى العمل لقد طردوه |
Ama patrona vurdum, beni kovdular. | Open Subtitles | لَكنِّي ضَربتُ الرئيسَ، ولقد طردوني من العمل. |
Beni hapse atmadılar, fakat görevden kovdular. | Open Subtitles | , لم يستطيعوا الزجّ بي في السجن ولكنهم طردوني من القِسم |
Nasıl gidiyor? Beni kovdular, kalp krizi geçirdim. | Open Subtitles | لقد طردوني من عملي وأنا أتعرّض لنوبة قلبية أخرى! |
Durup dururken beni kovdular, şimdi de işe geri alıyorlar. | Open Subtitles | طردوني ، ثم فجأة أعادوني إلى عملي |
Sahneye çıkmadan hemen önce kovdular. | Open Subtitles | لكن طردوني قبل أن أصعد على المسرح. |
Duş almadı diye birini kovdular mı dedin? | Open Subtitles | إذاً كما تقول أنهم قد طردوا أحد الطلاب من الأكاديمية لأنه لم يستحم ؟ |
Lee Kang To'yu Kishokai'ye kabul edeceğimi söylediğim için onu kovdular mı? | Open Subtitles | لقد طردوا لي كانغ تو لأنني قلت بأنني سأقبله كـ عضو للـ كيشوكاي؟ |
Seni kanserlilerin kampından mı kovdular? | Open Subtitles | هَلْ طردوك خارج مخيّمَ السرطانِ؟ |
Beni setten kovdular, paramı da alamadım. | Open Subtitles | وفي النهاية، قاموا بطردي حتى أنهم لم يدفعوا لي |
İki yıl önce sıfırdan inşa ettiği şirketinden onu kovdular. | Open Subtitles | قبل سنتين طردوه من مؤسسة كان قد بناها بناها من الأرض |
Seni kovdular. Bunun dışında ne getirisi var? | Open Subtitles | لكنهم فصلوك ماذا تستفيد من هذا؟ |
Bizi işten kovdular ve barakalarımıza döndük. | Open Subtitles | طردونا من أماكن عملنا الى المهاجع وبدون مقدمات |
O yüzden bizi kovdular. Şimdi size beş sent ödüyorlar. | Open Subtitles | لذلك قاموا بطردنا الآن هم يدفعون لك خمسة سنتات |
-Jerry Maguire'ı kovdular. | Open Subtitles | لقد فصلوا (جيري ماجوير)، فعلوا ذلك في مطعم (كرونينز) |
daha sonra onu kovdular ve saçını kesti. | Open Subtitles | ومن ثمّ طردوها وقطعوا مشاهدها. |
- AIDS olduğunuz sonucuna vardular ve sizi kovdular? | Open Subtitles | قرّروا بأنّ لديك الإيدز وقاموا بطردك على الفور ، صحيح ؟ |
Gerçeği söyledim diye yayının ortasında beni kovdular. | Open Subtitles | ادوارد , لقد حاولت ان اقول الحقيقة وطردونى خارج الهواء |
- Beni şehirden kovdular. | Open Subtitles | -لا ، لقد أخرجونى من المدينة فحسب |
Sonra beni kovdular. Eve gönderip ilaçları dayadılar. | Open Subtitles | ثمّ فصلوني عن العمل، و أرسلوني إلى البيت و وصفوا لي بعض الدواء |
Beni kovdular ve "becerebilirsen git hakkını ara" dediler. | Open Subtitles | فى النهاية طردونى مثل الكلب ,وقالوا القانون سيعطيك حقك |