ويكيبيديا

    "koymuşlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وضعوا
        
    • يضعون
        
    • وضعوه
        
    • وضعوها
        
    • ووضعوها
        
    • صادروا
        
    Niye ateş etmeden önce çocuğun başının altına yastık koymuşlar? Open Subtitles لقد وضعوا وسادة تحت رأس الفتي حتي يطلقون عليه النار
    Hatta penisini de koca bir kavanoza koymuşlar. Bunu neden yapmışlar ki? Open Subtitles وحتى إنهم وضعوا قضيبه في جرة كبيرة ، لِمَ كل هذا ؟
    Bakın Bay Docherty, ne düşünceliler. Bizim için minder koymuşlar. Open Subtitles انظر سـيد دوشرتي ، انها رحلة رائعة وايضا وضعوا الوسـائد
    Şuna bak. Yuvarlak bir hamurun üstüne kaşar koymuşlar. Çok eğlenceli olacak. Open Subtitles أنظري إلي ذلك,إنهم يضعون الجبنة حول الجبز الأمر سيكون كبيراً
    Yıllarca peşinden koştuğu azılı suçlularla birlikte New York Hapishanesi'ne koymuşlar. Open Subtitles وضعوه في الإتهام مع كل هؤلاء المجرمين وتم مطاردته كل تلك السنين
    Yanlışlıkla benim posta kutuma koymuşlar galiba. Open Subtitles لا بد أنهم وضعوها في صندوق البريد خاصتي بالخطأ
    Kuyusuna gübre koymuşlar, avukatlarla konuşturmuşlar. Open Subtitles لقد وضعوا له السماد فى بئر الماء واضطروه الى اللجوء للمحامين
    Düğün için bir sürü para harcamışlar, ve damadın fotoğrafını koymuşlar. Open Subtitles لقد أنفقا الكثير علي المراسم و وضعوا صورة العريس للعرض
    Sanki ağzına bir sürü demir para koymuşlar gibi değil mi? Open Subtitles طعمها مثل من وضعوا باقة من القضبان في فمّك ، أليس كذلك ؟
    Fazladan bir kimlik denetim katmanı koymuşlar. Open Subtitles ليس بعد، لقد وضعوا مستويات أخرى من التوثيق في السيرفر
    Yanlışlıkla onun yerine sıcak çikolata koymuşlar. Open Subtitles أخطأوا و وضعوا الشيكولاتة الساخنة بالجهاز
    Bebeğim, biber koymuşlar mı kontrol et. Sevmediğini biliyorum. Open Subtitles عزيزي، أكّد عليهم ألا يضعوا البصل تعرف كيف ستصبح إن وضعوا
    Şu parklara bir sürü spor aletleri koymuşlar. Open Subtitles لقد وضعوا العديد من الأجهزة الرياضية فى المتنزهات وأمتطى عليها نساءٌ ضخام البنية
    Burayı iki kez havaya uçurmaya yetecek C-4 koymuşlar. Open Subtitles وضعوا فيه كمية من المتفجرات تكفي لتدميره مرتين
    Prenses'in çorbasına soğan koymuşlar. Open Subtitles لقد وضعوا الكراث في حساء الاميرة, اجلب المصعد ليّ
    Dolabıma kamera, fiyat tabancama da mikrofon koymuşlar. Open Subtitles لقد وضعوا كاميرا إنترنت في خزانتي لقد وضعوا أجهزة تصنت في مسدس أسعاري
    Ama üstlerine küçük Latin harfleriyle işaretler koymuşlar acayip deli oldum! Open Subtitles لكن حينما يضعون عليها لافتات صغيرة بأسماء لاتينية تجعلني أرغب في إيذاء نفسي
    Bil bakalım son anda gelen düğün hediyelerini nereye koymuşlar? Open Subtitles احزر اين يضعون الهدايا المتاخره للزفاف ؟
    Paketi içeri getirip ağacın altına koymuşlar... parti sona ermiş, yatağa gitmişler. Open Subtitles ‫إذًا، جلبوا الطرد إلى الداخل، ‫وضعوه تحت الشجرة. ‫انتهت الحفلة، ذهبا إلى فراشهما.
    Yanlışlıkla benim posta kutuma koymuşlar galiba. Open Subtitles لا بد أنهم وضعوها في صندوق البريد خاصتي بالخطأ
    İşte bu parlamayı sağlayan geni yani biyolüminesens genini alıp memeli hücrelerine koymuşlar. TED حسنا، لقد أخذوا تلك الجينة، تلك المورثة الضيائية الحيوية، ووضعوها في خلايا ثدية.
    Gümrük ve İç Güvenlik Teşkilatı sandığa el koymuşlar. Interpol JFK Havaalanına doğru yola çıkmış. Open Subtitles الجمارك والأمن الداخلي قد صادروا الصندوق، الشرطة الدوليّة في طريقها إلى المطار.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد