ويكيبيديا

    "koyuyoruz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نضع
        
    • سنضع
        
    • نضعه
        
    • نضعهم
        
    • نضعها
        
    • ونضع
        
    Aslında, bu topları neden çorbanın içine koyuyoruz, içlerinde zaten et yok mu? TED في الواقع، لماذا نضع هذه الكرات في الحساء، هناك لحوم على أية حال؟
    Çünkü 2009 yılındayız ve halen sütü küçük kağıt bir kutuya koyuyoruz. Open Subtitles لأننا في العام 2009 ولا نزال نضع الحليب في ذلك الصندوق الورقي
    Dur işareti koyuyoruz, ve onları durduruyoruz. TED نحن نضع علامات الإيقاف نحن نعطلهم من مواصلة طريقهم
    Yerleşmesi için biraz süre tanıyoruz, üzerine ağırlık koyuyoruz, havalı değil. TED وقد تريدون أن تمنحوها بعض الوقت، وأن تعطوها فرصة، لذلك سنضع وزنًا عليها، ليس بالكثير.
    Eğer sahte çıkarsa sitemize koyuyoruz. TED إذا اتضح بأن الخبر غير صحيح فإننا نضعه على موقعنا.
    Ve bunu deney ortamlarından birine koyuyoruz, daha önce yaptığımız gibi, ve ortaya çıkan canlı-benzeri hareketi gözlüyoruz. TED ثم نضعهم في إحدى هذه التجارب، كما رأيتم سابقاً، ثم نشاهد الحركة الحية التي تنبعث منها.
    Dünyada, orada koyduğumuz her şeyle insanlara ne iyi, ne kötü ne normal, ne anormal diye bazı kesin bakış açıları koyuyoruz. TED نحن نضع تصورا معينا عما هو جيد أو سيء أو عادي أو اعتيادي أمام الناس بواسطة كل شيء نخرجه إلى العالم.
    Kendimizi bazen korunmasız yerlere koyuyoruz. TED نضع أنفسنا في مواقف ضعيفة، بعض الأحيان،
    Tahtaya isimler yazıyoruz, yanına tahminlerini koyuyoruz. TED لإننا نضع الأسماء على السبورة ونربطها بتخمينات والأطفال اقتنعوا بذلك.
    Meksika'da biri yolda ölünce, biz de haçlar koyuyoruz. Open Subtitles عندنا في المكسيك اذا قتل شخصا عندنا في الطريق نضع عليه الصليب.
    Evet. Biliyorsun, tüm T.P.S. raporlarının üzerine... gönderilmeden evvel kapak sayfalarını koyuyoruz. Open Subtitles لقد نسيت كما ترى فنحن الآن نضع صفحة الغلاف الجديدة على جميع تقارير تي بي اس قبل أرسالها
    Hastalar buradan giriyorlar, yukarıda da ölüyorlar ve aşağıda bodrumda da ölü soğuk bedenlerini duvarın içine koyuyoruz. Open Subtitles و بالأعلي يموتون و بالأسفل هو ذلك المكان حيث نضع جثثهم بالحائط
    Baba, her sene aynı aptal süsleri koyuyoruz ve bütün arkadaşlarım benimle dalga geçiyor. Open Subtitles أبي , كل سنة نضع نفس الديكور الغبي وكل أصدقائي يضحكون علينا
    Kavanozlara koyuyoruz, etiket yapıştırıyoruz, acayip kârlı bir iş. Open Subtitles ثم نضعه بمرطبان و نضع عليه لصاقة إنه ربح صافي
    Tüm bu tatlı yaratıkları hayvanat bahçelerine koyuyoruz sonra da onları korumak için inanılmaz miktarda para harcıyoruz. Open Subtitles نضع هذه الحيوانات الجميلة في الحديقة ثم ننفق الأموال الكثيرة لحمايتهم
    Siperlere korumalık koyuyoruz ama yeterince yok. Open Subtitles أود أن نضع الطباخين على الجبهة ولكن ليس لدينا الكثير منهم
    Kazan ya da kaybet, bunu üniversite başvuruna koyuyoruz çünkü sahiden hiçbir şeyin yok. Open Subtitles حسناً، سواء فزت أو خسرت سنضع ذلك في نموذج تقديمك للجامعة لأن ليس لديك شيء حرفياً
    Şimdi tüpe koyuyoruz. Open Subtitles سنضع الأنبوب الآن
    Pantolonlarını kurutucuya koymadan önce cebine para koyuyoruz. Open Subtitles نقوم بتوزيع الأدوار علينا ونضع الأموال بداخل جيوب سراويلك قبل ان نضعهم فى المجفف
    İşte burada bizi o mercanı vakum sistemiyle alırken görüyorsunuz ve bir numune kabına koyuyoruz. TED و هنا تروننا نجمع المرجانات بواسطة نظام للشفط، و نضعها في حاوية لحفظ العينات.
    Yeniden bağlanırken araya engeller koyuyoruz. TED ونضع بينهم حواجز تمنعهم من التواصل مرة أخرى.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد