"krallıktan" - ترجمة من تركي إلى عربي

• المملكة
• مملكة

Ve tüm orta krallıktan.. ...onlar tohumlarının yok edilmesini izlerken, çığlıklarını dinledim..
و أنا أستمع لصراخهم كما لو إنهم يُشاهدون أسلافهم يموتون من المملكة.

Orta krallıktan olan sevdiğim bir söz ile bitirmek istiyorum-- Itjtawy şehrin üzerinde dört bin yıl önce yazılmış olabilirdi.
لذا أردت أن أنهي بمقولتي المفضلة من المملكة الوسطى -- ربما كانت مكتوبة في مدينة إيتجتاوي قبل أربعة آلاف سنة.

- Kurbağa öldü ve soytarılar krallıktan atıldı.
الضفدع قد مات، والمهرجون قد طُردوا من المملكة.

Birinci gelin: çok hor görülmüş, çok, çok uzak bir krallıktan geliyor.
الأميرة رقم 1 مقهورة جسديا. من مملكة بعيدة للغاية

Prenses bir başka erkeğe sözlenmişti, komşu krallıktan güçlü bir şeyh idi.
لقد كانت مخطوبة لرجل اخر شيخ مهم فى مملكة مجاورة

Bildiğim her şeyin ötesinde bir önem arz ediyorsun bu krallıktan hatta kendi hayatımdan bile çok.
أنت تعني الكثير لي أكثر من أي شيء أعرفه أكثر من كل هذه المملكة وبالتأكيد اكثر من حياتي

Bay Cromwell bu adamların krallıktan pay almalarına izin vererek, onların, Kral'a ve kendisine olan sadakatini de garanti altına alıyor.
من خلال سماحه لهؤلاء الرجال بشراء حصة من المملكة سيتأكد السيد كرومويل من ولائهم إلى الملك و له

Eğer vazgeçersen, krallıktan güvenli bir şekilde çıkmana izin verecek.
لو أنسحبت، فسيضمن لكِ مرور آمن من المملكة

Yoksa neden sizi bir çocukken gönderip, uzakta tutarak, krallıktan bu kadar yıl boyunca habersiz bıraksın?
.. فلأي سبب أبقاك جاهلاً عن حالة المملكة لكل تلك السنوات الطويلة؟ أرسلك عندما كنت صبياً ليُبقيك بعيداً

krallıktan güvenlice çıkman için bir tekne ayarladım.
تعال. دبّرتُ لكَ قارباً سيؤمّن لكَ خروجاً آمناً من المملكة.

Onu bulmak zorundayız. krallıktan geriye kalanı korumak zorundayız.
علينا إيجادها علينا الدفاع عمّا تبقّى مِن المملكة

Bizi var olacak krallıktan sürgün ederler.
إنها تُنفينا من المملكة التي سنذهب إليها

Şu anda krallıktan ayrılmayı nasıl düşünebilirsin? Özellikle de böyle bir tehditle geldikten sonra... Tehdit...
كيف تستطيع أنْ تفكّر حتّى بمغادرة المملكة الآن بعد التهديدات التي أطلقتها؟

Çocuklarıyla bir araya gelip kendi hayatlarını yaşamak için krallıktan kaçacaklarmış.
سيتخذون طفلتهم و سيهربوا من المملكة ليبدؤا حياتهم من جديد

Bu kılıç daha önce bir kere seni bu krallıktan uzaklaştırdı.
سبق لهذا السيف أنْ نفاكِ مِن المملكة مِنْ قبل

Onu krallıktan kalkan ilk gemiye bindirin.
ضعوها فى أول سفينة مغادرة المملكة

krallıktan ayrılmadığım sürece kaderi belliydi.
ان لم نحن نترك المملكة فإن مصيره قد حسم

Şimdi krallıktan defol ve bir daha dönme.
و الآن اهرب من المملكة و لا تعد أبداً.

Oraya çıkıp, ağzını açtığında çıkan ses, sanki Vahşi krallıktan gibi olacak.
ربما هي ستصعد إلى الأعلي وتفتح فمها... ولكن ما ستغنيه سيبدو وكأنها قادمة من مملكة برية

Çok eskiden kalan bir krallıktan... d Gizemle sarılmış bir bilmece d d Her bir düşmanla mücadele ettik d d Tarihin şafağının öncesinden beri d d Tarih d d Savaşarus, Savaşarus d d Savaşarus d
من مملكة منذ أمد بعيد... . لديكم حتى أغنية ؟