Hamburgerini yemeden bir kaç saat önce kredi kartınla sinema bileti almışsın. | Open Subtitles | عدة ساعات قبل وجبتك المليئة باللحوم، أنت، قد إستخدمت بطاقتك الإئتمانية لشراء تذكرة للسينما. |
Bir yerde kredi kartınla onu yalnız bıraktın. | Open Subtitles | في مرحلة ما تركتي بطاقتك الإئتمانية معها |
Bahse girerim binlerce dolar limiti olan altın kredi kartınla Natesville'deki bütün pizzaları alabilirsin! | Open Subtitles | أراهن أنه بإستخدام بطاقتك الإئتمانية .. الذهبية الفاخرة المحدودة بألآف الدولارات وتشترين جميع "البيتزاهات في "ناتسفيل |
Öğrenci kredi kartınla mı? | Open Subtitles | ببطاقتك الائتمانية الدراسية؟ لدي عملي الخاص |
Birisi kafayı buldu ve kredi kartınla bir oda kiraladı ve uyuşturucuları boğazın içine mi tıktı? Kulağa nasıl geldiğinin farkındayım. | Open Subtitles | شخص ذهب إلى الحفلة واستأجر غرفة ببطاقتك الإئتمانية وأجبرك على تناول الحبوب ؟ |
Ayrıca gizlenmek istiyorsan, otel ücretini kredi kartınla ödeme. | Open Subtitles | بالمناسبة، لو أردت البقاء مُختبئاً حقاً، لا تدفع للنزل ببطاقتك الإئتمانيّة. |
Bu arada kredi kartınla ödemesi yapılan çiçekler yüzünden hayatında başka bir kadın olduğunu sanmaması için El'i uyarmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | ما يذكرني علينا أن نحذر إل الورد الذي تم شراؤه ببطاقتك ليس من أجل امرأة أخرى في حياتك انه من أجل شيء أقوم أنا به |
Biri senin kredi kartınla çılgınlar gibi alış veriş yapmış görünüyor. Ha. | Open Subtitles | يبدو ان أحدهم كان يتصرف بجنون ببطاقتك الائتمانية |