ويكيبيديا

    "kucağında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حضن
        
    • حضنه
        
    • حضنك
        
    • حضنها
        
    • بين ذراعيها
        
    • حجرها
        
    • أحضان
        
    • حجرك
        
    • العتبة
        
    • بين ذراعيه
        
    Şeytanın kucağında oturan bir dünyada iyilik yapmanın tek yolu benim için buydu. TED كانت هذه هي الطريقة الوحيدة بالنسبة لي لأقدم شيئاً للعالم المرتمي في حضن الشيطان.
    Onunla ilk tanıştığımda, büyükannesinin kucağında oturuyordu. TED عندما إلتقيتهم في البداية، كان يجلس في حضن جدته
    Vantrolog öncelikle küçük bir çocuğun kucağında oturduğuna bizi inandırmalıdır. TED كان المتمتم من بطنه يجعلنا نصدق ان الطفل الذي يجلس على حضنه
    Önemli değil. Ben de, kucağında osurduğum için tekrar özür dilerim dostum. Open Subtitles لا مشكلة, و مرة اخرى أعتذر عن إطلاق الريح في حضنك
    Onun kucağında oturmayı severdi çünkü yatağında yatmanın onun için acı verici olduğunu söylerdi. TED كان يحب الجلوس البقاء في حضنها لأنه قال أنه مؤلم بالنسبة له الإستلقاء على فراشه
    Bir yıl sonra kucağında feryat figan bir bebekle kapıma geldi. Open Subtitles بعد عام، جاءت إلى بوابتي ومعها طفل يصرخ بين ذراعيها
    Bana kurabiyeler pişirip kucağında uyumama izin verirdi. Open Subtitles لقد إعتادت أن تخبز لي الكعكات، وتدعني أغفو على حجرها.
    Hadi şu kısa anı yaşayıp birbirimizin kucağında kendimizden geçelim. Open Subtitles دعينا نقتنص اللحظات القليله التي لدينا لنجد النشوة في أحضان بعضنا.
    Ve babamın kucağında ağlardım. Open Subtitles و أبكي في حضن أبي و هو يجلس ساكناً تماماً
    Wei çocuğun beyninin babasının kucağında dağılmasını özellikle istiyor, arkadaşım. Open Subtitles السيد وي تحديداَ يريد مخ الطفل يتناثر في حضن الأب ، يا صديقي
    Bu lafı en son duyduğumda, Gil bir Japon iş adamının kucağında otururken bağıra çağıra şarkı söylüyordu. Open Subtitles آخر مره سمعت هذه الجمله كان جيل يرددها يبنما هو جالس على حضن رجل أعمال ياباني
    Vergi mükelleflerinin paralarının bir adamın kucağında ilk ziyan oluşu değil bu. Open Subtitles ليست تلك أولّ أموال الضرائب المُهدرة على حضن رجل
    Baban balonları şişirirken, sen palyaçonun kucağında onları bana uzatırdın. Open Subtitles كنتِ تجلسين على حضن المهرّج حينما كان يصنع الحيوانات البالونيّة وكنتِ تواصلين تسليمها لي
    Alın onu. Aman tanrım! Kıçımın onun kucağında olduğu da nereden çıktı? Open Subtitles يا إلهي, مهما يكن الأمر عن كون مؤخرتي في حضنه
    Maçta yerfıstığı yerken Chris bütün kabukları kucağında biriktiriyordu. Open Subtitles كنا نأكل الفستق ومن ثم نظرت للأسفل و كريس لديه جميع الأصداف على حضنه
    kucağında dans edebilmek için, oksijen tankını kenara çekmem gerekirdi. Open Subtitles كنت أحرّك أنبوبة الأكسجين جانباً حتى أرقص في حضنه
    kucağında direksiyonu tutayım mı? Open Subtitles هل أستطيع أن أجلس في حضنك و أوجه المقود؟
    kucağında aş erdiğin bir kutu şekerlemeyle. Open Subtitles مع وعاء من الحلويات على حضنك ليشفي غليلك
    kucağında, şalının altında İç Savaştan kalma bir tabanca var... seni gözünü kırpmadan öldürür. Open Subtitles هناك مسدس قديم في حضنها تحت شالها ستقتلك بمجرد أن تراك
    kucağında, şalının altında İç Savaştan kalma bir tabanca var... seni gözünü kırpmadan öldürür. Open Subtitles هناك مسدس قديم في حضنها تحت شالها ستقتلك بمجرد أن تراك
    Bir anda kanınız kaynadı birbirinize. Şu ana kadar kısmen olarak onun kucağında oturmanı bekliyordum. Open Subtitles لقد تلائمتم سوياً يارفاق لقد توقعت غير أكيد جلوسك بين ذراعيها الآن
    Bir kadeh Chardonnay ve kucağında da çantası. Open Subtitles اه , كأس شاردونيه وحقيبتها علي حجرها
    Gerçekten kadının başı adamın kucağında. Open Subtitles انها تضع رأسها فى أحضان الرجل... حسنا
    (Kahkahalar) Hareket şeklin gücüme gitti, hayvansal incelikten yoksunluğun, yemek için sandalyeye oturma şeklin, kucağında bir battaniye, elinde bir bıçak... TED كرهت طريقة تحركك، فقدانك للجمال الحيواني، طريقة جلوسك على الكرسي لتأكل، منديل المائدة على حجرك والسكين فى يدك.
    Yatağımızı çalışma masasına çevirdin. - En azından beni kucağında taşıyabilirdin. Open Subtitles لقد حولت سريرنا لمحطة عمل على الأقل يمكنك حملي إلى العتبة
    Babam hala eşimi ve oğlumu kucağında tutuyordu. Open Subtitles أبي يحضن زوجتي وابني بين ذراعيه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد