Ben de bir ineği öldürmenin Kulağa geldiği kadar eğlenceli olmadığını öğrendim. | Open Subtitles | ،وأنا تعلمت أن قتل متفوق ليس ممتع كما يبدو |
Kulağa geldiği kadar kötü bir şey değil ama Chronos 24 saat boyunca gözaltında olacak. | Open Subtitles | انه ليس سيئا كما يبدو لكن كرونوس سيحبس لـ24 ساعة القادمة |
Kafa yaralanmasına bağlı bir durummuş, ...ki bu Kulağa geldiği kadar kötü bir durum değil. | Open Subtitles | إنهم أدخلوه العناية المركزة بسبب جروح في رأسه، والذي ليس سيئاً كما يبدو. |
Kulağa geldiği kadar çılgın bir şey değil. | Open Subtitles | ـ إنه ليس غريباً كما يبدو ـ بل يبدو غريباً |
Kulağa geldiği kadar imkânsız değil. | Open Subtitles | ليس مستحيلاَ كما يبدوا |
Şuna bir bakayım önce. Kimsenin seni kandırmasını istemem. Kulağa geldiği kadar eğlenceli bir şey değil. | Open Subtitles | دعيني أرى هذا فحسب، لا أريد أن يستغبيك أي أحد فهذا ليس ممتعاً كما يبدو |
Kulağa geldiği kadar kötü değil. | Open Subtitles | الأمر ليس كما يبدو عليه من سوء |
Lily, Kulağa geldiği kadar kötü değil. | Open Subtitles | أوه ليلي إنه ليس سيئاً كما يبدو |
Kulağa geldiği kadar ürpertici değil. | Open Subtitles | ذلك ليس مريباً كما يبدو , أيضا |
Bu Kulağa geldiği kadar kolay değil. | Open Subtitles | انه ليس بالسهل القيام بهذا كما يبدو |
Sanırım Kulağa geldiği kadar hoş bir şey değil. | Open Subtitles | أظن أن هذا ليس نصف لطيف ومريح كما يبدو. |
Kulağa geldiği kadar da korkunçtu. Eminim öyle değildir. | Open Subtitles | كانت مهمّة مُهلكة كما يبدو من كلامي. |
Çok yaygın bir durum. Kulağa geldiği kadar kötü değil. | Open Subtitles | هذا شائع جدا , الأمر ليس سىء كما يبدو |
Kulağa geldiği kadar da kötü değil. | Open Subtitles | لم يكن سيئا كما يبدو |
Kulağa geldiği kadar kolya değil. | Open Subtitles | إنه ليس سهل كما يبدو. |
Kulağa geldiği kadar kolya değil. | Open Subtitles | إنه ليس سهل كما يبدو. |
Belki Kulağa geldiği kadar delice değildir. | Open Subtitles | ذلك ليس جنونيا كما يبدو |
Kulağa geldiği kadar eğlenceli gerçekten de. | Open Subtitles | لقد كانَ أمراً مرحاً كما يبدو |