Kuran'ın cennet tarifinde geçtiği söylenen 72 huri bahsini duymuşsunuzdur. Bu konuya geri döneceğime dair söz vererek geçiyorum. | TED | ربما كنت قد سمعت عن فكرة القرآن عن الجنة بأنها 72 عذراء. وأعدكم بأنني سوف أعود إلى موضوع العذارى. |
Son yıllarda, Kuran'ın yakıldığı ya da sayısızlık yapıldığı birçok olay yaşanmıştır. | Open Subtitles | في السنوات الأخيرة كان هناك حالات عديدة حيث حُرق القرآن أَو دُنّس |
Kuran'ın sözleri o kadar kutsaldır ki, metni, 1400 yıl boyunca değişmemiştir. | Open Subtitles | نصّ القرآن مقدّس للغاية لدرجة أنّ كلماته لم تتغيّر فيما يزيد عن ألف وأربعمائة عام |
Düşüğe benim sebep olduğuma dair Kuran'ın üzerine yemin et. | Open Subtitles | من فضلِك اقسمى على القرآن اننى السبب فى إجهاضِك |
Bu yüzden Kuran'ın İngilizce tercümesi kendisinin bir gölgesi gibi ya da Arthur Arberry'nin kendi uyarlamasındaki tabiriyle: "bir anlam çıkarma/yorumlama". | TED | لذلك، فالقرآن باللغة الإنجليزية يعكس نوعا من ظلِ نفسه، أو كما سماه آرثر آربيري، تفسيراً. |
Ana kaynak İslam'ın kutsal kitabı, Kuran'ın kendisidir, bunun yanında "Hadis" olarak bilinen, ölümünden sonra Hz. | Open Subtitles | أولها القرآن نفسه كتاب الإسلام المقدس ولكن هناك أيضاً مكتبة غنية من القصص |
Müslümanlar için Kuran'ın doğrudan Allah'ın sözleri olduğuna, Hz. | Open Subtitles | من المهم جداً للمسلمين الايمان بان القرآن |
Kuran'ın Yahudilik ve Hristiyanlıktan etkilendiğini öne sürmek abesle iştigaldir. | Open Subtitles | تظهر وتتدفق بغزارة تقديم الحجة ان القرآن منقول من اليهودية والمسيحية سخيفة جداً |
İsa kavramı insanlar tarafından lekelenmemelidir, Müslümanlar için ise, Allah'ın kelamı Kuran'dır ve Kuran'ın kutsal kalması için hiçbir insan müdahalesiyle lekelenmemesi gerekmektedir. | Open Subtitles | تصور البشر له يجب أَنْ يكون بلا شائبة للمسلمين القرآن هو كلمة الله ولكى يبقى مقدس يجب أن يكون غير ملوث بأى تدخل إنساني |
Tek suçları Allah'ın kutsal kitabı Kuran'ın kurallarına uymaktı. | Open Subtitles | جريمتهم الوحيدة كانت تتبع أوامر القرآن الكريم يا إلهي |
Bir gün Kutsal Kuran'ın okulu üniversitenin duvarları içinde yükselecek. | Open Subtitles | يوما ما، مدرسة القرآن العظيم سوف .تنهض داخل جدران هذه الجامعة |
Ama , Kuran'ın iyi bilgiye sahip ve o doğru, yemek pişirmeyi bilir? | Open Subtitles | إلا أنها تملك معرفة في القرآن وتعرف كيف تطهو ، صحيح ؟ |
Son kitabım Şii-Sünni ihtilafının hikayesi üzerineydi ve bu nedenle İslam tarihi üzerine yakından çalışmalar yapmıştım. Bu nedenle Kuran'da sıklıkla atıfta bulunulan olaylar ve dolayısıyla Kuran'ın referans çerçevesi hakkında bilgi sahibiydim. | TED | كان كتابي الأخير عن قصة الانقسام بين السنة والشيعة، ولهذا كنت قد درست التاريخ الإسلامي القديم عن كثب، ولذلك كنت أعرف الأحداث التي يشير اليها القرآن باستمرار، وإطارها المرجعي. |
Bana "Müslüman olan herkesin bildiği ilk şey Kuran'ın okur yazarlığı gerektirdiği ve güçlü bir şekilde de desteklediğidir" dedi. | TED | قالت, "اول شئ يعلمه أي مسلم هو ان القرآن يطالب و يساند بشدة التعلم. |
Kuran'ın her ayeti neden.. | Open Subtitles | توقف هنا برأيكم ما هو سبب أننا نبدأ كل سورة من القرآن ... |
Kuran'ın yardım severlik konusunda ne dediğini hatırla Siham. | Open Subtitles | -تذكري ماذا علمنا القرآن .. حول عمل الخير ، سهام ، عن الرجال والنساء الذين يساعدون |
"Ama sakın masumları öldürmeyin." Kuran'ın o kısmını unutsan iyi olur. | Open Subtitles | ولكن لا تقيم العدوان لقد نسيت هذا الجزء من "القرآن" |
Kuran'ın hiçbir ayetinde 72 bakireden bahsedilmiyor. | TED | ليس هناك 72 عذارى في القرآن. |
Bence bu aynı zamanda şunu da doğrular ki, kadınların toplum hayatından uzaklaştırılıp bölünmüş bir toplum yaratılması Kuran'ın çekirdeğinde –ilahî çekirdeğinde– mevcut olmayan bir şeydir ve ben dâhil tüm Müslümanlar buna inanır. | TED | وهذا ايضاً .. وهو امرٌ مؤكد اقصد التحدث عن فصل النساء والذي ينتج مجتمعاً منفصلاً هو شيء ليس مذكور في القرآن والذي هو نواة الاسلام المرجع الاساسي للاسلام وجوهره والذي يرجع اليه كل المسلمين بما فيهم انا .. |
"Allah Latif'tir (lütuf sahibi)" ifadesi tekrar tekrar belirir. Ve aslında, Kuran'ın tamamı, bize inandırılandan çok daha fazla zariftir. Mesela bahsettiğim şu | TED | عبارة "إن الله لطيف" تظهر مرات عديدة. وبالفعل، فالقرآن بمجمله هو أكثر دقة مما جُعل معظمنا أن نظن. مثلا، |