kurbağalardan çok yüksek sesle ötmelerini isteyeceğiz. | Open Subtitles | سنطلب من الضفادع في الغناء بصوت عال جدا. |
Öğretmeninizi de eledik, çünkü kurbağalardan ölesiye korkuyor. | Open Subtitles | و نحن نستبعد مدرسكم لأن لديه خوف يشل من الضفادع |
Yani, buradaki kurbağalardan, sudan ve cinayetten onları sorumlu tutamayız. | Open Subtitles | تأثيرهم هنا لا فسّر الضفادع أو الماء... ... ، أوبأهميةجدا ،القتل. |
- Bu koydaki ani boşaltma kararı kurbağalardan kaynaklanıyor. | Open Subtitles | - النضوب الغير مفسر تنشأ الضفادع من هذا الخليج الصغير. |
Fakat kurbağalardan birisi çok yorulmuş. | Open Subtitles | ولكن احد الضفادع كان متعبا جدا |
Artık kızları kurbağalardan daha mı çok seviyorsun, Mick? | Open Subtitles | لذا،يا (مايك)، هل تُحب الفتيات أفضل من الضفادع حتى الآن؟ |
kurbağalardan hoşlanmam. | Open Subtitles | أنا لا أُحب الضفادع. |
Etiyopya'ya tatile gitmiş kurbağalardan bile daha mutlu olacaksın. | Open Subtitles | من الضفادع في إجازة إثيوبيا |
Annem kurbağalardan nefret eder. | Open Subtitles | والدتي تكره الضفادع |
Kuzen Elizabeth, kocasının okul yıllarından beri kurbağalardan tiksindiğini söyledi. | Open Subtitles | قربتي (إليزابيث) قالت لي أن لديه نفور تجاه الضفادع منذ أيام المدرسة |
Göreli olarak devasa olan memelilerden, kuşlardan, kurbağalardan ve bitkilerden anlaşılması daha zor olan böceklere ve diğer küçük omurgasızlara ve ötesine geçerken - görünmeyen dünyada yaşayan sayısız milyonlarca organizmaya insanlığın içinde ve onunle sarmalanmış halde yaşayan organizmalara geçerken ne bulacağız? | TED | بينما ننتقل لما قبل الثديات العملاقة، الطيور، الضفادع والنباتات الى الحشرات الأكثر مرواغة واللافقاريات الأخرى الصغيرة وما بعدها-- الى الملايين اللانهائية من الكائنات في العالم الحي غير المرئي المغطى والذي يعيش مع الإنسانية. |