Bu yüzden sizinle Vali Konağı arasında bir bağlantı kurmaya karar verdim. | Open Subtitles | و لهذا قررتُ إنشاء اتصال بينكُم و بينَ قصر الحاكِم |
Bu deneyimin yürümeyen işlerin hikayelerini anlatmamın bir sonucu olarak başkalarının kendi başarısızlık hikayelerini anlatabileceği bir etkinlik platformu kurmaya karar verdik. | TED | ونتيجة لتلك التجربة، من مشاركة قصص المشاريع التي لم تنجح، قررنا إنشاء منصة للأحداث لمساعدة الاخرين لمشاركة قصص إخفاقاتهم. |
Aynı fikirleri paylaştığımızı fark ettik ve birlikte Videre adında bir organizasyon kurmaya karar verdik. | TED | ولقد فهمنا أننا نملك نفس التفكير, ولهذا قررنا معا إنشاء Videre, منظمتنا الخاصة, |
Tezgâhı buraya kurmaya karar verirsen, öğle yemeklerindeki en favori mekânının burası olacağını garanti ederim. | Open Subtitles | إن أسستَ محلاً هنا فأضمن لكَ أن تكون هذه وجهتكَ المفضلة عند الغداء |
Tezgâhı buraya kurmaya karar verirsen, öğle yemeklerindeki en favori mekânının burası olacağını garanti ederim. | Open Subtitles | ويتسنّى لي رؤية ولديّ بين الفينة والأخرى إن أسستَ محلاً هنا فأضمن لكَ أن تكون هذه وجهتكَ المفضلة عند الغداء |
Merhametin temelini kurmaya karar verdik. | TED | علينا ان نقرر ان نؤسس ميثاق الشفقة |
General Beyers, General De Wet ve ben bağımsız Güney Afrika Cumhuriyetini kurmaya karar verdik. | Open Subtitles | -لقد قرر القائد (بيررز) والقائد (دي فيت) وأنا شخصياً -بأن نؤسس جمهورية جنوب أفريقية مستقلة |
Aynı zaman o gün bizim bir acil yardım mesaj hattı kurmaya karar verdiğimiz gündü. | TED | كان ذلك اليوم هو الذي قررنا فيه أنّنا بحاجة لإنشاء خط ساخن لرسائل الأزمات. |
Kerabai'nin haklı bir sorusu vardı; bu kuraklıkta, bölgede büyükbaş hayvan kampı kurmaya karar verdik. | TED | كان لدى كيراباي سؤال منطقي، لذلك قررنا في هذا الجفاف أن نبدأ في تجميع الماشية في مخيم لهذه المنطقة. |
Bu yüzden bir kuruluş kurmaya karar verdik çünkü bir müteahite bu inşaatı yapmasını isteseydik parasını ödesek bile bazı konularda fikir ayrılığına düşecektik. | TED | توصلنا إلى فكرة إنشاء مؤسسة ويرجع ذلك أساسا عندما وجدنا المقاول الذي سيبني لم يوافق على القيام بذلك، وإن دفعنا له المال |
(Gülüşmeler) 2014'te iki ünlü TED'ci Peter Diamandis ve Craig Venter kendi başlarına bir şirket kurmaya karar verdiler. | TED | (ضحك) وبهذا، في 2014، اثنين من مشاهير TED، بيتر ديامانديز وغرايغ فيتر بذاته، قرّرا إنشاء شركة جديدة. |
Bu yüzden ortada tarafsız bir ülke kurmaya karar verdiler. | Open Subtitles | لذا قرروا إنشاء بلداً محايداً |
(Alkışlar) Sonuç olarak biz bu dünyadan usandığımıza, ve karnımızda bunun bu şekilde yürümeyeceğini söyleyen o hisle, kendi değerlerimizi yansıtan bir finansal hizmet şirketi kurmaya karar verdik. Böylece biz finans dünyasına feminen değerler katmaya karar verdik. | TED | (تصفيق) لذا قررنا .. ان نلهم العالم على نحو ما رغم ان " فراشات في معدتنا " كانت تجول وتقول لنا انه من غير المستدام ان نؤسس شركة خدمات مالية قائمة على قيمنا الانثوية إذا قررنا ان ندمج القيم الانثوية في العالم المالي |
Üçümüz de uygun olduğumuz tek yer burası olduğu için bu şirketleri kurmaya karar verdik. | TED | وكلنا قررنا أ، نبدأ هذه الأشياء لأنه المكان الوحيد الذي يناسبنا |
Yaşayan kimse yoktu, oraya bir üs kurmaya karar verdik bizde. | Open Subtitles | لقد كانت غير مؤهلة, لذا قررنا تأسيس قاعدة هناك |