Henry, dünyayı kurtarmayı bırakıp bana yardım eder misin lütfen? | Open Subtitles | هنري هل توقفت عن إنقاذ العالم للحظة وتساعدني من فضلك |
Neden öfkeli bir anne, genç kızının hayatını kurtarmayı reddettiğini iddia ediyor acaba? | Open Subtitles | إذا لماذا كانت لدي أم غاضبة تدعي أنك رفضت إنقاذ حياة ابنتها المراهقة؟ |
Hadi kızlar, dünyayı kurtarmayı erkeklere bırakmak mı? Hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | اتردن ان نترك للرجال مهمة انقاذ العالم لا اعتقد ذلك |
Eğer genç Hawkins'in hayatını kurtarmak istiyorsanız, ...benimkini de kurtarmayı düşünür müydünüz ? | Open Subtitles | والآن وبعد أن أنقذت حياة جيم هوكنز هل تعتقد أن بإمكانك إنقاذي بصفقة |
Yeğenini kurtarmayı en az senin kadar ben de istiyorum. | Open Subtitles | هل تريد ان تنقذ ابنة اختك واعتقد اننى اريد ذلك ايضا |
Ve Jim,kocam,onu bulan sıhhiye oydu ve onu kurtarmayı öylesine istedi ki. | Open Subtitles | وجيم زوجي كان المسعف الذي وجده البارحة وكان يرغب في إنقاذه بشدة |
İnsanlığı kurtarmayı ben de isterim ama yapmam gereken bir iş var. | Open Subtitles | سأفعل كل شيء لإنقاذ البشرية ولكن هناك شيء يجب أن أقوم به |
Evet, sonunda Future ve Snowball'u kurtarmayı başardık, ama ben ileri gitmeye hazır bir noktadaydım, | TED | حسناً، في النهاية، أستطعنا إنقاذ المستقبل وكرة الثلج لكن، كنت في تلك النقطة، جاهز للمضي قدماً، |
İzin verin, son bir kez daha bu kayıp ruhu kurtarmayı deneyelim. | Open Subtitles | دعنا نحاول للمرة الأخيرة إنقاذ هذه الروح الضائعة |
Beni haklayabilirdin, ama kendi canını kurtarmayı seçtin. | Open Subtitles | كان بإمكانك القضاء عليّ، لكنك اخترت إنقاذ حياتك. |
Benimle gelebilir ya da burada kalıp dünyayı kurtarmayı deneyebilirsin! | Open Subtitles | أنتِ تستطيعين أن تأتى معى أو تبقين هنا وتحاولين إنقاذ العالم |
Kendilerini kurtarmayı umdukları kişi kendini kurtarabilecek miydi? | Open Subtitles | فهل الرجل الذى كانوا يأملون منه أن ينقذهم سيتمكن من إنقاذ نفسه؟ |
Ölmesi gerekenlerin hayatlarını kurtarmayı durduracak. | Open Subtitles | توقفها عن إنقاذ حياة الأشخاص المقدر لهم أن يموتوا |
Prosciutto'yu kurtarmayı başarıyor. ama devamında masa örtüsünü kaybediyor. ki onu sağ üst köşede uçup giderken görebilirsiniz. | TED | وتتمكن من انقاذ اللحم، ولكنها خسرت مفرش المائدة . الذي يمكن ان تراه يطير بعيدا في الركن العلوي على اليسار |
Yarın sizi öldürene kadar ağlayabilirsin veya bir aptalca hayaller kurabilirsin, veya hayatınızı kurtarmayı düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | بامكانك ان تبكي حول حماقتك حتى يقتلونك غدا, او بامكانك ان تفكري حول انقاذ نفسك. |
- Evet. - O orospu yerine, beni kurtarmayı seçtin. | Open Subtitles | ـ أجل ـ إنّك أخترت إنقاذي بدلاً من تلك العاهرة |
Hastalığa bir çare bulmamızı ve dünyayı kurtarmayı mı yoksa sadece aşık olup sevişmemizi mi isterdin? | Open Subtitles | أترغب ان تجد علاجاً و تنقذ العالم او تقوم بممارسة الحب فقط؟ |
Onu kurtarmayı denedim, ama biri beni öldürmeye kalkışınca, kendimi korurum. | Open Subtitles | حاولت إنقاذه ولكن عندما يحاول شخص ما قتلي أدافع عن نفسي |
Amerikalıyı kurtarmayı bekleyen gizemli bir canavar yok. | Open Subtitles | لا يوجد مسخ خرافى ينتظر لإنقاذ الأمريكيين |
Seni kurtarmayı başaramayınca da bitti sanmıştım. | Open Subtitles | و أعتقدت إنها أنتهت عندما فشلت فى إنقاذك |
Evet, delikanlıların aşkları, zor durumdaki küçük hanımları kurtarmayı istemekten öteye geçmez. | Open Subtitles | المنقذ المعقدة؟ الأطفال المراهقين يحبون كثيراً فكرت أنقاذ فتاة بحاجة إلى مساعدة |
Lütfen kanunlara takılmayın, ilk önce insanları kurtarmayı düşünün. | Open Subtitles | ،دعونا لانقلق بشأن شرعية ذلك دعونا ننقذ شعبنا أولاً |
Hayatında bir kez olsun dünyayı kurtarmayı bırakıp kendini düşünmeye başlayacaksın. | Open Subtitles | لمرة واحدة في حياتك ابدأ بالتفكير في نفسك وليس بإنقاذ العالم |
Birçok cesur şövalye, prensesi bu korkunç zindandan kurtarmayı denemiş ama başaramamış. | Open Subtitles | وقد حاول فرسان شجعان كثيرون إنقاذها من هذا السجن المريع لكنهم فشلوا جميعاً |
Eğer karşılığını ödemezsem, bu seni kurtarmayı çok daha fazla kolaylaştırır. | Open Subtitles | انه اسهل من انقاذك ، اذا انه ليس من الضروري ان اسافر . |
Ancak o zaman onu kurtarmayı öğrenebilirsin. | Open Subtitles | و هذه هي الطريقة الوحيدة التي ستتعلم منها كيفية انقاذه |
Geliştirilmiş zırh kullanarak suçla savaşmayı ve şehri kurtarmayı saçma bir fikirmiş gibi gösteriyorsun. | Open Subtitles | تجعلين الأمر يبدو وكأن استخدام درع مقوَّى لمكافحة الجريمة وإنقاذ المدينة فكرة معتوهة. |
Ama bir şekilde her şeyin en başına dönebilirsem belki o zaman onu kurtarmayı başarabilirim. | Open Subtitles | أن أعود إلى بداية كلّ هذا فمن المحتمل ان استطيع انقاذها |