ويكيبيديا

    "kurucusu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المؤسس
        
    • صانع
        
    • مؤسس
        
    • الوسط
        
    • الظهير
        
    • مؤسّس
        
    • أسس
        
    • مكتشف
        
    • ظهير
        
    • مؤسسها
        
    • مؤسسي
        
    • أسست
        
    • ومؤسس
        
    • لمؤسس
        
    • كمؤسس
        
    "Yenilikçi"'nin CEO'su ve kurucusu olarak Richards'ın ölümü, hisselerin aniden düşmesine, ...küçük hissedarların birden zengin olmasına neden olur. Open Subtitles بصفته المؤسس و الرئيس التنفيذي للشركة فستتسبب وفاة ريتشاردز فى أن تنخفض الأسهم كثيرا مما يجعل مالك الأسهم المباعة
    Muhtemelen Batı Afrika'nın gördüğü en büyük imparatorluk olan Mali İmparatorluğu'nun kurucusu Sundiata Keita, belki de bunun en büyük örneğini oluşturmuştur. TED ربما كان المثال البارز لذلك هو سوندياتا كيتا، المؤسس لإمبراطورية مالي، ربما تكون أعظم إمبراطورية شهدها غرب أفريقيا.
    "Bir yönetici ve meslek kurucusu olarak rolünü vurgulayıp Obamacare'in ülke ihtiyaçlarını karşılama konusunda nasıl yetersiz kaldığının üzerinde duracak." Open Subtitles سيعيد تأكيد وضعه كقائد للأعمال و صانع وظائف وسيركز على برنامج الرعاية الصحية لأوباما و إخفاقاته في تحقيق احتياجات الدولة.
    CA: Benzer bir dili geçenlerde şu anda burada olan www'nın kurucusu Tim Berners-Lee'den de duydum. TED كريس: حسنًا سمعت لغة مشابهة من مؤسس الشبكة العنكبوتية العالمية والذي أعتقد أنه موجود معنا سير تيم بِرنارز لي
    En iyi takımın ikinci sınıf oyun kurucusu. Open Subtitles لاعب خلف الوسط الصف الثاني فى الجامعة الصغرى
    Başlangıç çizgisinden önce oyun kurucusu topu kaptırırsa söylenen futbol terimi. Open Subtitles إنه مصطلح في كرة القدم يطلق عندما يتم اعتراض الظهير الربعي وراء خط المناورة
    Doktor Abram Hoffer, Adsız Alkolikler'in kurucusu Bill W. ile çalıştı ve Open Subtitles اشتغل الطبيب (إبراهم هوفر) مع (بيل دبليو) مؤسّس "مُدمِن الكحول المجهول"،
    Sonra onlar da başkalarını sisteme katıp yenilerin yatırdıkları paranın bir kısmını kendilerine alırken sistemin kurucusu da kendi payını alıyor. TED ثم يتم تشجيعهم على تجنيد الآخرين ووعدهم بجزء من المال الذي استثمره هؤلاء الناس، بينما يأخذ المؤسس أيضًا حصة.
    Yönetimsel Tahminler'in kurucusu ve Genel Müdürü. Open Subtitles المؤسس و الرئيس التنفيذي للتقديرات التنفيذيه
    Bankanın kurucusu ve başkanı, aynı zamanda hem çalışanların hem de laubali tatminkârlığın, ve hızlıca dipsiz kuyulara dalmanın şefidir. Open Subtitles مؤسسي المصرف والرئيس الرئيس المؤسس شخص عصبي متصنع ولا يأبه أنه غارق فيا لهاوية
    Herhalde en çok da Facebook'un eş kurucusu olarak tanınmama gıcık oluyordun ki öyleyim. Open Subtitles أنا أراهن أن أكثر ما كرهته هو أنهم عرفوني بصفتي المؤسس المشارك لـ الفيس بوك
    Ben rahmet Labs kurucusu ve CEO'su oldu. Open Subtitles أنا كنت المؤسس والرئيس التنفيذي لشركة الرحمة مختبرات.
    Tripp, imparatorluğun kurucusu... Open Subtitles تريب دارلينغ صانع الامبراطورية
    Tripp, imparatorluğun kurucusu... Artık bana güvenmeye başlamalısın. Open Subtitles تريب , صانع الامبراطوريات يجب عليك البدء بالوثوق بي-
    eBay'in kurucusu Pierre Omidyar, dünyada insan kaçakçılığı mücadelesine destek veren en önemli kişilerdendir. TED بيير أوميديار و هو مؤسس موقع إيباي، هو فاعل خير و من أشد المعارضين لتجارة البشر في العالم.
    Birçokları tarafından olasılık kuramının kurucusu ve ilk bilgisayar modelinin yaratıcısı olarak görülür. TED ويعتبره الكثيرون مؤسس نظرية الاحتمالات ومبدع أول نموذج للكمبيوتر
    Ve sahaya, New York takımının yedek oyun kurucusu, 5 numaralı Meredith Muir giriyor. Open Subtitles نتراجع في هذا المجال يأتي سلسلة ثاني الوسط لنيويورك، ميريديث موير.
    1999 yılında Oklahoma Üniversitesi'nin esas oyun kurucusu sakatlanınca yerine geçen yedek yüzünden, kazanılan sayıların oranı yüzde 45 azalmış. Open Subtitles في 1999 تعرض الظهير الربعي لولاية أوكلاهوما لإصابة %و إنتاج الهجوم الشرس سقط بـِ45 عندما كان لاعب الإحتياط يتولى الأمر
    Böylece Bill W, kurucusu olduğu Adsız Alkolikler'de Niasin ve vitaminin tedavi amaçlı kullamılmasını istedi. Open Subtitles أراد (بيل دبليو) مؤسّس مُدمن الكحول المجهول" "AA"" من الـ"AA" أن يستخدوا علاج الـ(نياسين) و الفيتامين.
    Sarah, Evlenene Kadar İffet'in kurucusu pederin kızıymış. Open Subtitles سارة هي ابنة رجل الدين الذي أسس العفة حتى الزواج
    Peki, benim uzmanlık alanım ve hayatım boyunca araştırdığım şey Budizm'in gerçek kurucusu Sakyamuni olmuştur. Open Subtitles حسنا, اختصاصي وعملي طوال عمري كان دائما دراسة ساكياموني مكتشف البوذية
    Joe Theismann, Redskins oyun kurucusu. Open Subtitles جو ثيسمان لاعب ظهير فريق رد سكينس
    kurucusu vatan hainliği suçuyla yargılanan bir şirket. Open Subtitles شركة قد يكون مؤسسها متهم بالخيانة
    Aslında tanıştırıldık. Her ikimiz de ilk sanal kişisel genomik şirketlerinden birinin kurucusu olan Linda Avey'i tanıyorduk. TED كنا قد تعارفنا لأن كلينا كان يعرف ليندا آفي ، أحدى مؤسسي أول شركات علم الوراثة الشخصية على الانترنت.
    Okulun kurucusu sizsiniz. Haysiyetiniz söz konusu. Open Subtitles لقد أسست المدرسة وهذه نزاهتك التي على المحك
    Reg, yüce liderimiz ve MCH'nin kurucusu olarak kanalizasyonun başında koordinasyonu sağlayacak ama şahsen bir terör hareketinde bulunmayacak, çünkü beli sakat. Open Subtitles ريج, قائدنا ومؤسس المجموعه سيكون المستشار المنسق عن المضخ لكنه لن يشارك في أعمال أرهابيه, لأن ظهره يؤلمه
    Bu durum, Papa's'ın kurucusu Jason Hank Kramerson'ın, insan ruhunun kurtarılma özelliğine olan sarsılmaz inancının da bir göstergesi. Open Subtitles شهادة حقيقية لمؤسس بابا، جيسون هانك كرايمر بأن الإيمان لا يتزعزع بنقصان بعض الصفات
    Bugün burada Yeni Şafak'ın kurucusu olarak oturuyor. Open Subtitles اليوم هو هنا ليحدثنا عن عمله كمؤسس لمؤسسة الفجر الجديد

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد