ويكيبيديا

    "kuzeye doğru" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إلى الشمال
        
    • للشمال
        
    • نحو الشمال
        
    • شمالا
        
    • باتجاه الشمال
        
    • شمالًا
        
    • يتجه شمالاً
        
    • شمالآ للإنضمام
        
    • الشمال الحقيقي
        
    • وستون درجةً شمالاً
        
    • متجهين شمالاً
        
    • متوجهة غربا
        
    • لقد تراجعنا عن الاتجاة شمالاً نحن
        
    • شمالاً إلى
        
    • شمالاً على
        
    Ve sonra kuzeye doğru, kule tarafından buraya, buraya ve buraya gitmiş Open Subtitles ومِن ثمّ ذهبت إلى الشمال مِن خلال البُرج الذي هنا، هنا، وهنا.
    Radara göre şimdiden sahil kesiminde yağış başladı.... ...ve hızla kuzeye doğru ilerliyor. Open Subtitles الرادار يظهر بالفعل زيادة عجلة السرعة عبر المناطق الساحلية و تتحرك بسرعة للشمال
    kuzeye doğru uzaklaşıyor, çok da yükseldi. Open Subtitles انه يتجة بعيداً نحو الشمال وبمستوى عالى جداً
    kuzeye doğru gideceğim, haritaya göre orada askeri bir üs var... Open Subtitles سأذهب شمالا حسب الخريطة فهناك معدات عسكرية
    En son kuzeye doğru giderken görülen iki kadın kaçak için tetikte olun. Open Subtitles كن على اطلاع على اثنين من الهاربين الإناث شوهد آخر مرة باتجاه الشمال.
    Rüzgar doğudan kuzeye doğru esiyor. Open Subtitles الرياح السائدة تزيح النتائج العرضية من الشرق إلى الشمال
    Hava desteği. Football kuzeye doğru giden öndeki cipte, durdur onu. Open Subtitles فرق الجو، الكرة في السيارة الجيب المتجهة إلى الشمال لتأخذوها
    Football kuzeye doğru giden öndeki cipte. Open Subtitles الكرة في السيارة الأولى المتجهة إلى الشمال
    kuzeye doğru yola çıkmıştık ki, korucular bizi fark etti. Open Subtitles بينما نشق طريقنا للشمال ، إثنان من رجال الدوريات شاهدونا
    Telefonun yerini tespit ettik, kuzeye doğru gidiyor. Peşine ekip gönderelim mi? Open Subtitles لدي تحديد مواقع بالاقمار الصناعية على الهاتف يتوجه للشمال هل نرسل وحدات؟
    Eğer kasabanın güney yakasındaysanız, kuzeye doğru gidin. Open Subtitles إذا كنتم بالجهة الجنوبيه من المدينه إذهبوا للشمال
    Bir gün, hala hatırlıyorum... buzullar eridi ve buzdağları kuzeye doğru sürüklendi. Open Subtitles ذات يوم، لازلت أتذكر... فقد ذاب الجليد وانجراف الجبل الجليدي نحو الشمال
    Bahar zamanı, kazlar kuzeye doğru uçuyor olmalılar. Open Subtitles إنه فصل الربيع ، لذا الإوزات لابد أنها تطير متجهة نحو الشمال
    Şubat ayı ve dünyanın ekseni eğilirken güneş ışınları yavaş yavaş kuzeye doğru geliyor ve kuzey kutbu, sert kışın altından ortaya çıkıyor. Open Subtitles في نصف الكرة الأرضية الشمالي ونظرا لميلان الأرض على محورها فإن أشعة الشمس تزحف ببطء نحو الشمال
    kuzeye doğru yol alan ve çok sıkı korunan bir tahterevan görmüş ve içinde Shingen'in olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles وَجدتُ حَرسَ المحفّةً متَعجلين شمالا فكّرتُ ان شينجن كاُنُْ فيه
    Damperliler ile kuzeye doğru ilerliyorlar. Sen içki mi içtin? Open Subtitles لقد اتجهوا شمالا ضمن شاحنات نفايات هل كنت تشرب يا ماكلين
    Albayın izniyle. Devriyeler Kızılderililerin kuzeye doğru gittiğini söylüyor. Open Subtitles بعد إذنك سيدى القائد الدورية القادمة تخبر بوجود أعداء باتجاه الشمال
    Filipin açıklarında güçlü bir fırtına başgösterdi ve kuzeye doğru ilerlemesi bekleniyor. Open Subtitles إعصارٌ قويّ قادم من الساحل الفلبيني، و من المُتوقع أن يتجه شمالًا.
    Beverly Glen, Pico'dan kuzeye doğru şartlı tahliye edilmiş silahla saldırı zanlısının peşindeler. Open Subtitles يتجه شمالاً إلى بيفرلى جلين ، بيكو مُحقق معه سلاح يتبع مُشتبه به
    kuzeye doğru git, artık müttefikiz güçlerimizi birleştireceğiz, böylece barış ve sukunet sağlanacak. Open Subtitles سوف نذهب شمالآ للإنضمام لحلفائنا الجدد لتوحيد القوات لإحلال السلام والهدوء
    Parıldayan kalplerimizle, yükselişi görüyoruz. kuzeye doğru, güç ve özgürlüğe Open Subtitles بقلوب مشرقة نراكِ تسطعين" "في الشمال الحقيقي قويّة وحرّة
    kuzeye doğru. Open Subtitles بإتجاه ثلاث مئةٍ وستون درجةً شمالاً.
    Eh, yüzümüzü kuzeye doğru çevirmiştik ama birden, nasıl olduysa sola döndük. Open Subtitles حسناً، كنا متجهين شمالاً وفجأة استدرنا يساراً
    Ova boyunca kuzeye doğru giden bir grup Uruk-hainin peşindeyiz. Open Subtitles نتعقب مجموعة (أورك) متوجهة غربا عبر السهول
    kuzeye doğru döndük. Güneşe doğru gidiyoruz. Open Subtitles لقد تراجعنا عن الاتجاة شمالاً نحن الأن فى اتجاة الشمس
    Eğer Arthur Berkhardt'tan kuzeye doğru gidiyorsanız dur, Nellie. Open Subtitles إن كنت تتوجّه شمالاً على طريق آرثر بيركهارت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد