Çocuklar, Ladder'ın ustabaşı geçerken şapkalarınızı çıkarmayı bilmiyor musunuz yoksa? | Open Subtitles | اولاد، هل لا تعرف تشذيب قبعاتك عندما يمر رئيس عمال السلّم ؟ |
Kötü bir uyuşturucu yolculuğu "Ladder"'ın etkisi yanında hiç kalır. | Open Subtitles | ، حتى الرحلة السيئة، وصدقني ، كان لدي نصيبي لكن لا يقارن إلى غضب السلّم |
Dolayısıyla birkaç gün sonra "Ladder"'ı bir deney taburunda kullanmaya karar verdiler. | Open Subtitles | ، لذا، بعد بضعة أيام في وقت لاحق ... قرروا إختبار السلّم ... على كتيبة واحدة |
"Biz" falan yok. Kuzey hattı boyunca ilerleyerek Bitker Ladder'a gideceğim. | Open Subtitles | لا يوجد نحن ، سأذهب أنا على طول (المسار الشمالي إلى (بيتكر لادر |
Jessie, onu Bitker Ladder'ın oradaki tepeye götür. | Open Subtitles | (جيسي) خذيه إلى أعلى نقطة قرب (بيتكر لادر) |
Ladder 52 konuşuyor. | Open Subtitles | (هنا (لادر 52 |
"Ladder" benim bebeğimdi. | Open Subtitles | السلّم كان بمثابة طفلي |