| Kutlamanızı böldüğüm için özür dilerim ama Bayan Vera Drake'le konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | نأسف لمقاطعة احتفالكم، ولكن علينا التحدث مع السيدة (فيرا درايك). |
| dediki: "Jerry'le konuşmamız gerektiğine inanıyorum". | Open Subtitles | وقالت انه () وقال : "أعتقد أنه من الضروري التحدث مع جيري". |
| Mikey'le konuşmamız gerektiğinin farkındayım. | Open Subtitles | أنا أعرف أننا علينا التحدث مع (مايكي). |
| - Baptiste'le konuşmamız gerek sadece... - Arabanın anahtarlarını ver lütfen. | Open Subtitles | نريد فقط أن نتحدث مع بابتيست - أعطيني مفاتيح السيارة - |
| - Baptiste'le konuşmamız gerek sadece... - Arabanın anahtarlarını ver lütfen. | Open Subtitles | نريد فقط أن نتحدث مع بابتيست - أعطيني مفاتيح السيارة - |
| Liz'le konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | نريد التحدث مع "ليزي" |
| Liz'le konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | نريد التحدث مع "ليزي" |
| Hi-Def'le konuşmamız gerek. Gösterinin sonunu bekleyemez misiniz? | Open Subtitles | " نريد التحدث مع " هاي ديف |
| Beth'le konuşmamız gerek. | Open Subtitles | "علينا التحدث مع "بيث |
| Thomas Crawley'le konuşmamız gerek. | Open Subtitles | نريد التحدث مع (توماس كارولي) |
| Ve ben John ve Kathryn'le konuşmamız gerektiğini düşünüyorum, ama... | Open Subtitles | وانا اعتقد انه يجب علينا ان نتحدث مع جون وكاثرين، لكن... |
| LVAD ameliyat komplikasyonu. Dr. Burk'le konuşmamız gerek. | Open Subtitles | أي تعقيد من قبل عملية الجهاز القلبي يجب أن نتحدث مع الدكتور (بروك) |
| Sanırım Bay Evren'le konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | (أظن أنه علينا أن نتحدث مع (ميستري |
| Tamam, o zaman Calvin'le konuşmamız lazım çünkü CIA'i hackleyen ve asıl kötü adam o olabilir. | Open Subtitles | حسناً، إذاً يجب أن نتحدث مع (كالفن) لأنّه ربما يكون من إخترق الإستخبارات المركزية... |
| James St. Patrick'le konuşmamız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن نتحدث مع (جيمس سانت باتريك) |