Sen Leo'yu arayana ve o buraya hızla gelene kadar alışverişe gidiyordum. | Open Subtitles | حسنا,كنت ذاهبا للتسوق حتى اتصلت ب ليو وهو أتى بنا الى هنا |
Emma, yakınlarda Leo'yu görmedin, değil mi? Hiçbir yerde bulamıyorum onu. | Open Subtitles | ايما ، انتي لم تشاهدي ليو مؤخراً , أليس كذلك ؟ |
Görsel zeka araştırmalarımda, durmaksızın Leo'yu ve içinde yaşayacağı geleceği düşünüyorum. | TED | أثناء بحثي عن الذكاء البصري كنت أفكر في ليو باستمرار وعن عالم المستقبل الذي سيعيش فيه |
Sadece Leo'yu kurtarmak için değil, hepimizi kurtarmak için. | Open Subtitles | حسنا، انها ليست مجرد لإنقاذ ليو. انها لإنقاذ لنا جميعا. |
Bak, eğer tehlikeye düşersem Leo'yu çağırırım, tamam mı? | Open Subtitles | سأتصل بليو إذا كنت في خطر , حسناً ؟ |
Belki böylece Paige Leo'yu iyileştirebilir. | Open Subtitles | ثم ربما بيج يمكن أن تساعد على التئام ليو. |
Ya da Leo'yu olay yerinde gördüğüne yemin eden polis? | Open Subtitles | أو ماذا عن ذالك الشرطي الذي أقسم انه رأى ليو في مسرح الجريمة? |
Yeniden saldırmak, nihai intikamımız için Leo'yu çekmenin tek yolu. | Open Subtitles | الهجوم مرة أخرى لأنها الطريقة الوحيدة التي ستجعل ليو يخرج للإنتقام في نهاية المطاف |
Bak, Leo'yu geri almak istediğini biliyoruz. | Open Subtitles | انظري ، نحن نعلم أنكِ تريدين استعادة ليو |
Leo'yu almak için savaşacağımız kişilerin Billie ve Christy olup olmadığını öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أنا بحاجة لأعرف إذا كانت بيلي وكريستي هم الأشخاص الذين علينا محاربتهم لإستعادة ليو |
Evet, ve eğer çocuk sahibi olmak istemek ve bir aydınlık ve Leo'yu geri istemek bizi bencil yapıyorsa, o zaman ben suçluyum. | Open Subtitles | نعم ، وإن كان إنتظار الأطفال و مساعدة المرشدين وعودة ليو تجعلنا أنانين ، أنا موافقة أن أكون مذنبة |
Leo'yu gördüğümü sanmıyorum. Gördüğümü biliyorum. | Open Subtitles | أنا لم أعتقد أنني شاهدتُ ليو أنا أعلم أنني فعلت |
Cuma gecesi evden çikip sabah erken saatte geri dönecegiz ve Leo'yu rehabilitasyon merkezine geri dönmeye ikna etmis olmanin mutlulugunu yasiyor olacagiz. | Open Subtitles | سنغادر البيت ليلة الجمعة و نعود في ساعات الصباح الباكر مرهقين نتيجة إقناعنا ليو بالعودة لمركز التأهيل |
Leo'yu bulmak ve onun iyi olduğundan emin olmak için buradayız. | Open Subtitles | نحن هنا فقط لنعثر على ليو ونتأكد انه بخير |
Çünkü kiralık kasanın içinde ne varsa neredeyse Leo'yu da öldürecekti. | Open Subtitles | لأنه مهما كان في صندوق الوديعة ذاك فلقد اوشك ان يتسبب في مقتل ليو |
Hayır, ben iki sokak geride oturuyorum. Ama hep Leo'yu evine kadar bırakıyorum. | Open Subtitles | لا, انا اعيش في الجهة المعاكسة لكن دائما اوصل ليو لبيته. |
Cidden John, sen olmasaydın hala Leo'yu hapisten çıkarmak için kıvırıyordum. | Open Subtitles | حقاً جون بدونك لكنت احاول اخرج ليو من الحبس باستعرض رقصي النقري |
Hayır, iki blok geride oturuyorum. Leo'yu evine her gün ben getiririm. | Open Subtitles | لا, انا اعيش في الجهة المعاكسة لكن دائما اوصل ليو لبيته. |
- Alınma. - Şimdi de Leo'yu mu takıntına dahil ediyorsun? | Open Subtitles | بدون اساءة والان لديك ليو ليساعدك بالوصول لهاجسك |
Hemşire Jackson Leo'yu arıyor ve onun nerede olduğunu bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | الممرضة جاكسون تبحث عن ليو و انا اعلم انك تعلم اين هو |
Merhaba tatlım. Eve gitmek istiyorum. Beni alması için Leo'yu arar mısın? | Open Subtitles | عزيزتي، أريد أن أذهب إلى البيت هل يمكنك الإتصال بليو... |