Yüzlerce elbise, mücevherler ve yemek işi var. | Open Subtitles | هناك الكثير من المهام الملابس والمجوهرات والاكل |
Bana hediyeler, mücevherler ve çiçekler getiriyorlar ve mesela bir tanesi bir keresinde şampanya odasında ağlamaya başladı çünkü beni annesiyle tanıştırmak istiyordu. | Open Subtitles | مثل، سيجلبون إليك الهدايا والمجوهرات والزهور واحد الرجال بدأ بالبكاء في غرفة الشامبنيا لأنه ارادني أن اقابل أمه |
Yıl dönümü, mücevherler ve sallanan bir şeyler. | Open Subtitles | ذكري يوم الزواج , والمجوهرات وشيئاً ما بشأن الزوج المتدلي |