Aslında bu mülakata katılarak o soruya cevap vermiş olduk. | Open Subtitles | لذا أعتقد أننا أجبنا عن السؤال عندما قمنا بهذه المقابلة |
Eski karını mülakata götürecek ve çok iyi bir işe gireceksin. | Open Subtitles | يجب أن تجلب زوجتك إلى المقابلة و احصل على عمل مهم |
Asistanlığım için mülakata geldiler. | Open Subtitles | أنا أجري مقابلات لاختيار المساعدة الجديدة |
İş bulamıyorum. İş için mülakata bile çağrılmıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني الحصول على عمل لا يمكنني حتى أن أجري مقابلة عمل |
22 yaşındaydım. Herhangi bir mülakata gireceğiniz zaman size sorulacak onca çeşit soruyu düşünürsünüz ya... | TED | كان عمري 22 عاماً وحين تذهبون لأي نوع من المقابلات كما تعلمون، يخطر لكم جميع أنواع الأسئلة التي قد تُسألونها؟ |
Ann ertesi gün geldi ve Chris ile ikinci bir mülakata girdi. | Open Subtitles | (آن) جاءت في اليوم التالي وقامت بمقابلة شخصية ثانيةً مع (كريس) |
Benim bir arkadaşım MSC'de mülakata girdi. | Open Subtitles | هناك صديقة لي ذهبت للمقابلة النهائية في محطتك. |
Oh, çok isterdim, ama kalıp mülakata hazırlanmalıyım. | Open Subtitles | اوه، احب ذلك لكن اعتقد انه يجب ان ابقى واستعد للمقابله. |
Eğer ilk 20'ye girersem, teke tek mülakata gireceğim ve korkudan donacağım. | Open Subtitles | لهذا السبب انا فزِعة, لو كنت في أفضل 20 سيكون عليَّ عمل مقابلة وجهاً لوجه, و سأكون مشلولة بالخوف. |
Hala mülakata girmemin bir yolu var mı? | Open Subtitles | أهناك أى طريقة أستطيع إجراء المقابلة بها؟ |
mülakata devam edelim. Beni korkunç bir gün bekliyor. | Open Subtitles | حسناً ، هيا بنا نُجرى المقابلة أنا عندى يوم مملوء بالأشياء التى يجب عملها |
Şimdi seni mülakata almayayım mı, yoksa mülakata girip reddedilmek mi istersin? | Open Subtitles | إذا،أيجدر بي أن أمنعك من الإلتحاق الآن أم تريد أن نجري المقابلة و من ثم أمنعك من الإلتحاق؟ |
Bu bana mülakata gitmem için ve vaktinde dönmem için iki saat kazandırır. | Open Subtitles | مما يعني أنه أمامي ساعتين للذهاب إلى المقابلة والعودة في الوقت المناسب |
Onları mülakata alalım. Hiç bitmesin. Sonunda giderler. | Open Subtitles | إذًا نجري مقابلات معهم لمدة طويلة، سينصرفون حينها. |
İki hafta sonra sınavlar başlayacak, bir de mülakata girmemizi mi istiyor? | Open Subtitles | أعني، لدينا الامتحان خلال أسبوعين والآن يريدوننا أن نذهب في مقابلات عمل لعينة؟ |
"Beni sevdiği için gurur duydum ama mülakata gireceğim" mi deseydim? | Open Subtitles | أشعر بالإطراء لأنها تحبني، لكن لدي مقابلة عمل مهمة حقًا؟ |
Üniversiteden bir arkadaşım bir iş için mülakata geliyor ve benimle kalacak. | Open Subtitles | صديق جامعيّ سيحضر للمدينة من أجل مقابلة عمل وستبقى عندي خلال هذه الفترة |
Bir hafta boşum, birkaç mülakata katılmayı düşündüm. | Open Subtitles | صحيح , لقد حصلت على إسبوع إجازة أعتقد أني سأذهب إلى بعض المقابلات , لأبقى مشغولاً |
Sosyal hizmet görevlisi ziyaret edecek, kuruma gidip mülakata gireceğiz, sabıka kaydı alacağız... | Open Subtitles | الزيارة من موظف الخدمات إجتماعية، المقابلات في الوكالات، عمليات المراقبة الإجرامية؟ |
Avery'yi, UCLA'den mülakata çağırdılar. | Open Subtitles | (إيفري) سيقوم بمقابلة في ال"يو سي إل أي". |
Eğer bu mülakata girersem, ve programa seçilirsem, bunu bilirim, daha sonra hepsini unutup, evlenebilirim. | Open Subtitles | اذا ذهبت للمقابلة و دخلت إلى البرنامج عندها اعلم ذلك و استطيع نسيان كل شيء عن الموضوع و اتزوج |
- Buraya oğlumu mülakata götürmeye geldim. | Open Subtitles | حسناً يا "راندي" جئت لأصحب إبني للمقابله |
Şimdi resmi olarak mülakata alınacaksın. | Open Subtitles | سيتم عمل مقابلة رسمية معك الآن. |