İşimin konumuzla alakalı kısmı çalıştığım şirketin ürettiği mürekkepten nasıl ve ne amaçla baloncuk çıkaracağımızı anlamak. | TED | جزء من وظيفتي هو معرفة كيف ولماذا نريد إزالة الفقاقيع من الحبر الذي تنتجه شركتي. |
Ürettiğimiz mürekkepten baloncukları çıkarmayı başardığımızda kutlama zamanı demektir. | TED | حالما نتمكن من إزالة الفقاقيع من الحبر الذي ننتجه، يحين وقت الاحتفال. |
Güzel. Sen mürekkepten uzak durursan ben de çorbadan uzak dururum. | Open Subtitles | نعم، ابتعدي عن الحبر وربما هذا سيُبعدني عن الصابون |
Yazıları gazeteye dökülmüş mürekkepten farksız. Onu ölüm ilanlarına gönderiyorsun ve masasını da bana veriyorsun. | Open Subtitles | الكلمات متناثرة كما لو أنها حبر على الورق عليك أن تعيده للأرشيف وتعطيني مكتبه |
Tüm bunlar sadece kağıt ve mürekkepten meydana gelmiş olsa da senin kitabındaki her şeyin gerçek olması komik değil mi? | Open Subtitles | أوَليس غريباً كيف أنّها مجرّد حبر وورق بينما كلّ شيء في كتابك القصصيّ حقيقيّ؟ |
Bak, eğer hiçbiri işe yaramazsa mürekkepten kurtulmanın tek yolu daha çok mürekkeptir. | Open Subtitles | وإن فشلت الأمور كلها فالشيء الوحيد الذي يزيل الحبر ، هو المزيد من الحبر |
Nerelere gidebileceğimizi söyleselerdi, mürekkepten tasarruf ederlerdi. | Open Subtitles | كان ينبغي عليهم ذكر أين يمكننا أن نذهب. كان سوف يوفر عليهم الحبر. |
Jane'in sağ elindeki balpeteği deseninin birbirinden azıcık farklı... iki ton mürekkepten oluştuğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ذلك، ونحن نعلم جميعا أن نمط العسل على اليد اليمنى جين يتكون من اثنين من ظلال مختلفة بمهارة من الحبر. |
Kullandığımız bir teknoloji gözenekli bir duvarla ince, uzun ve küçük bir tüpten baloncukları geçmeye zorlamak, sonra da tüpleri bir vakum bölmesine alıyoruz, böylece baloncuklar mürekkepten ayrılmaya zorlanıyor ve çıkarılıyor. | TED | إحدى التقنيات التي نستخدمها هي دفع الحبر ليعبر خلال أنبوب رفيع وطويل وضئيل مع جدار مسامية، ثم نضع الأنابيب داخل غرفة مفرغة من الهواء، وبالتالي يمكن إخراج الفقاقيع من الحبر ومن ثم إزالتها. |
Bir keresinde dedenin, mürekkepten bir tablosunu görmüştüm. | Open Subtitles | في إحدى المرّات رأيت صورة من الحبر لجدك |
mürekkepten elde ettiğimiz ipucunu araştırıyoruz. | Open Subtitles | اعمل على تتبع خيط في الحبر |
mürekkepten hissediyorum. | Open Subtitles | أحس بأنه في الحبر |
Hanımlar biraz mürekkepten hoşlanır. | Open Subtitles | السيدات تحب نقاط الحبر |
mürekkepten sonra. | Open Subtitles | بعد الحبر. |
Tüm bunlar sadece kağıt ve mürekkepten meydana gelmiş olsa da senin kitabındaki her şeyin gerçek olması komik değil mi? | Open Subtitles | أوَليس غريباً كيف أنّها مجرّد حبر وورق بينما كلّ شيء في كتابك القصصيّ حقيقيّ؟ |