Uzun bir gece olacaktı. Mackenzie malikanesinde dördümüz. Şunu dinle. | Open Subtitles | ستكون ليلة طويلة فقط نحن الأربعة في قصر ماكنزي القديم |
Mackenzie aynısını sizden istese siz de yapardınız öyle değil mi? | Open Subtitles | لو أن عشيرة ماكنزي طلبت منك فعل هذا ألم تكن لتفعل؟ |
Çok haklısın George. Mackenzie olduğu sürece bütün isimler olur. | Open Subtitles | أنت على حق تماما، جورج أي شيء على ما يرام ما دام يتناسب مع ماكنزي |
Herhangi birini seçebilirdim ama Mackenzie'nin eski erkek arkadaşını seçtim. | Open Subtitles | كان بإمكاني اختيار أيّ أحد لكني اخترت صديق ماكينزي السابق |
Mackenzie Körfezinden kalkan meteoroloji uçaklarında pilotum. | Open Subtitles | أنا طيار أطيّر فى رحلات الطقس القطبي خارج خليج ماكينزي. |
Şimdi söyle bana, Lucy Mackenzie, nerede çalışıyordu, hangi kulüp? | Open Subtitles | والآن أخبريني ، أين كانت تعمل لوسي ماكينزي ؟ في أي ملهى ؟ |
Benim adım Will Mackenzie, devlet okulundaki ilk yılım başarısız olarak nitelenmişti. | Open Subtitles | اسمي ويل ماكنزي و كان عامي الدراسي الأول في التعليم الحكومي ناجح بشكل مطلق |
Mackenzie kardeşlerin hepsi Dr. Breeland'e geçti. - Hoşçakal. | Open Subtitles | كُلّ عائلة ماكنزي عادوا إلى الدّكتورِ بريلاند |
Hayır benim Mackenzie'lerim. | Open Subtitles | عائلة ماكنزي الخاصة بي؟ أوه، لا، عائلة ماكنزي كانوا لي منذ البداية |
Mackenzie'yi ikna eden o makaleyi şansa bırakamam. | Open Subtitles | لا يمكنني المخاطرة بالمقال الذي جذب لنا ماكنزي |
İlk yaz stajımı Mackenzie sağlamıştı bana. | Open Subtitles | ماكنزي هي من قامت بتدريبي في أول عمل صيفي لي. |
Atlanta'da bir yıl boyunca, Mackenzie beni yanında götürene değin. | Open Subtitles | لحوالي سنة في أطلانطا قبل أن تأخذني ماكنزي للخارج. |
Mackenzie birini diğerine kurban etmek zorunda olmadığımı düşünüyor. | Open Subtitles | ماكنزي تظن أنه لايتوجب علي التضحية بشيء مقابل آخر. |
-Bekle, bir isabet daha şu kız, Lucy Mackenzie, öğrenci olan. | Open Subtitles | انتظروا ، هذه الفتاة تطابق مواصفات التلميذة لوسي ماكينزي إنها هي ، إنها هي حتماً |
Merhaba, ben de Will Mackenzie. Yeni olmak korkutucu, değil mi? | Open Subtitles | أهلا, أنا ويليام ماكينزي مرعوبة من كونك مستجدة, أليس كذلك؟ |
Bu ilk defa oluyor. Sana katılıyorum Mackenzie. | Open Subtitles | ,رائع, هذا سبق,و بما أن هذا ما يحصل ماكينزي, فأنا أتفق معك |
Yapma Mackenzie. Olan biten her şeyi bilen kulağı delik birisin sen. | Open Subtitles | هيا, ماكينزي, أنت من النوع الفضولي الذي يعرف كل ما يحدث |
Doğru, ama bardaki kavganın ardından Mackenzie kardeşlerin dördüne de dikiş attı. | Open Subtitles | صحيح، لكن ثمّ الإخوة ماكينزي الأربعة دَخلَوا في معركة حانةِ وزوي قطبت جراحهم |
Mackenzie Lewis dördüncü ve son kurbanmış. | Open Subtitles | ماكينزي لويس كانت الضحية الرابعة والاخيرة |
Mösyö Mackenzie'nin zalim işbirlikçisi, Grace Kidd adında bir kadındı. | Open Subtitles | الشريك الشرس للسيد "مكينزي" هي امرأة تدعى "غرايس كيد"، |
Dr Mackenzie, Dr Jackson'da bir çeşit değişiklik olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | د. ماكينزى يعتقد انه هناك تغير فى حالة الدكتور جاكسون |
Mackenzie caddesi, lütfen | Open Subtitles | شارع ميكانزي من فضلك |
James Harper'la tanış, Mackenzie'nin kıdemli yapımcısı. | Open Subtitles | يجب عليك أن تقابل جيمس هاربر, المنتج الأول لـ مكانزي. |