Eskiden elde edilemeyen mahsulleri yetiştireceğiz. | Open Subtitles | سنزرع المحاصيل هنا حيث كانت أمراً غير ممكن قبلاً |
mahsulleri ve yağış miktarını tam olarak önceden bilebiliyorlar. | Open Subtitles | يتوقعون عدد المحاصيل و هطول المطر بدقة متناهية |
Biraz daha çileki tatlı mı yoksa deniz mahsulleri mi? | Open Subtitles | المزيد من الفراولة الناعمة أم الحصول على المأكولات البحرية مجدداً |
Deniz mahsulleri alerjisinden ölen bir kadın haberi. | Open Subtitles | المرأة التي ماتت بسبب حساسيتها من المأكولات البحرية |
Belki deniz mahsulleri vardır. | Open Subtitles | انظر لَرُبَّمَا يقدمون مأكولات بحريةَ. |
Belki deniz mahsulleri vardır. | Open Subtitles | انظر لَرُبَّمَا يقدمون مأكولات بحريةَ. |
Sınırdan itibaren tarlalarımıza doğru hücuma geçtiler ve bütün mahsulleri yok ettiler. | Open Subtitles | بطول الحدود.ومن هناك, انطلقت جنود "رال". غارات علي الاراضي الزراعية وحرق المحاصيل |
Çünkü çiftçiler kazların göç esnasında yiyebileceği mahsulleri yetiştiriyor. | Open Subtitles | كَمَا يقوم المزارعين بزراعة المحاصيل تستطيع الأوز أن تأكله في هجرتهم. |
Bayan, biz burada mahsulleri dolaşmak için yürümeyiz süreriz. | Open Subtitles | حسناً يا عزيزتي, إننا هنا لا نقوم بجولة على المحاصيل |
Söylediğine göre tarım arazilerinde koşturup duruyor ve mahsulleri harap ediyormuş. | Open Subtitles | يقولُ أنّه يركضُ بالمزرعة . جيئةً وذهاباً ممّا يفسدُ المحاصيل |
- Tüm mahsulleri yok etmeden önce istilayı durdurmalıyım. | Open Subtitles | ـ كان علي إيقاف تفشي الحشرات قبل أن يدمر جميع المحاصيل |
Sonra da gerektiği kadar odayı alamazsak tüm mahsulleri yok edeceğimiz tehdidini savuracağız. | Open Subtitles | وسنهدد بإفساد المحاصيل إلا إذا أفرغوا مكاناً لشعبنا |
Ya deniz mahsulleri masasını gördün mü? | Open Subtitles | وهل رأيت طاولة المأكولات البحرية؟ |
Ya deniz mahsulleri masasını gördün mü? | Open Subtitles | وهل رأيت طاولة المأكولات البحرية؟ |
En iyi deniz mahsulleri buradadır. Bilmediğin şey yok, değil mi? | Open Subtitles | هذا المكان يوجد فيه أفضل المأكولات البحرية - أنت تعرف كل شيء ، أليس كذلك ؟ |
DENİZ MAHSULLERİ | Open Subtitles | المأكولات البحرية |
Bir davete deniz mahsulleri veriyorlarmış. | Open Subtitles | هم كَانوا يُموّنونَ a مأدبة مأكولات بحريةِ عندما كورنيل غَضبَ |
Suraya bak. Orada tam bir deniz mahsulleri bufesi var. | Open Subtitles | انظروا، لديهم جناح مأكولات بحرية هناك |
Deniz mahsulleri restoranıydı. | Open Subtitles | كان مكان مأكولات بحرية |