"mahvetmenin" - ترجمة من تركي إلى عربي

• تدمير
• لإفساد
• لتخريب

Yaşamı hiçbir şekilde değişmeyecek birine yardım için iki adamın ününü mahvetmenin mantığı nedir?
ما الهدف مِن تدمير سمعة رجلين لمحاولة مساعدة امرأة لن تتغير حياتها فى النهاية؟

Fidyesi sadece 25.000 dolar olan bir kızı kurtarmak için... 7 milyonluk alışveriş merkezini mahvetmenin bahanesi ne?
كيف تبرّر تدمير مركز تجارى صغير قيمته 7 ملايين لانقاذ فتاة تبلغ فديتها فقط 25 ألفاً؟

İnsanların hayatını mahvetmenin yanına kalacağını mı sanıyordun?
أتحسب أنّ بوسعكَ تدمير حياة الغير و الفرار بذلك؟

Her zaman iyi şeyleri mahvetmenin bir yolunu buluyorum ve bu tam bir mayın tarlası.
أنا دائما أجد طريقة لإفساد الأمور الجيدة وهذا خاصة .. حقل ألغام

Bir insanın hayatını mahvetmenin bedeli 500 dolar demek?
يا للروعة. 500 دولار لإفساد حياة إنسان، صحيح؟

Evet, sende hep yaptığın gibi mahvetmenin bir yolunu buldun.
اجل ، وكالعادة ، وجدتَ طريقةً لتخريب كل شئ شكراً

Diğer insanların hayatını mahvetmenin iyi bir gün olarak sayılabileceği bir işimin olmasını istemedim.
لا أريد عملاً يكون فيه النجاح يعني تدمير حياةٍ شخصٍ آخر.

Albertosaurus binada ve hayatımı mahvetmenin birkaç saat öncesinde.
البراسورس في المبنى، قبل ساعات قليلة من تدمير حياتي

İnsanların hayatını mahvetmenin DNA'nızda olduğunu biliyorum ama bir başka masum insanın daha bizim günahlarımızın suçunu çekmesine izin vermeyeceğim.
أعرف أن تدمير الحيوات صفة من صفاتكم لكنني لن أسمح لأي شخص آخر بريء بأن يدفع ثمن خطايانا

İlişkileri mahvetmenin en kesin yolunun bu olduğunu söylemiştin.
قلتي أن الزواج هو أضمن طريقة لـ تدمير العلاقة

Kendini mahvetmenin ona bir yararı olacak mı?
هل تعتقد أن تدمير نفسك سيساعدها؟

Motoru mahvetmenin sebebi ne?
ما الفائده فى تدمير المحرك؟

İtibarını mahvetmenin ne anlamı olurdu ki?
ماهي الغاية من تدمير سمعته ؟

Bir düğünü mahvetmenin onca yolu varken en yaratıcısı bu olmalı.
من بين مختلف الطرق لإفساد زفاف، لا بد أنها الطريقة الأكثر ابتكارا

Eminim bunu da mahvetmenin bir yolunu bulursun.
أنا واثق أنك ستجد طريقة لإفساد الأمر

Muhtemelen dışarıda hayatımızı mahvetmenin yeni yollarını arıyordur.
هو من المحتمل بالخارج يحلم بطرقِ جديدة لتخريب حياتنا.

Evet, yapacaksın yoksa her şeyi mahvetmenin yeni bir yolunu bulursun çünkü hep bunu yapıyorsun.
بلى ستفعلين أو ستجدين طريقة أخرى لتخريب الأمر لأن هذا ما تفعلينه دوما