Maktulümüz, yaklaşık 2 ay önce ölmüş olan genç bir çocuktu ama veriye göre 1800'lü yılların başlarında büyümüş. | Open Subtitles | ضحيتنا فتى مُراهق مات قبل شهرين لكن طِبقاً للمعلومات,ترعرع في أوائل 1800 ميلادي |
İyi haber beyler, Maktulümüz iyi korunmuş. | Open Subtitles | أيها السادة، الأخبار الجيدة هي ضحيتنا المقتولة محفوظةٌ جيداً |
Bu mantıklı çünkü Maktulümüz ölü. | Open Subtitles | والذي يبدو منطقياً، لأن ضحيتنا ميتة بالفعل. |
Maktulümüz bu, William Malo, 30 yaşında. | Open Subtitles | ،ها هو ضحيتنا ويليام مالو)، 30) إنه مواطن محلي |
- Çok iyi. Az önce ikinci bir Maktulümüz olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | هذا جيد، عرفت للتو أن لدينا ضحية ثانية |
Maktulümüz bir Amish'miş. | Open Subtitles | " ضحيتنا ينتمي لطائفة "الآميش |
Maktulümüz ölmeden önce pek çok yara almış: | Open Subtitles | {\pos(192,210)} تعرّض ضحيتنا لعدة إصابات قبل وفاته... |
Görünüşe göre Maktulümüz Rick O'Malley. | Open Subtitles | حسنا، يبدو وكأن ضحيتنا هو (ريك أومالي) |
Bu da Maktulümüz Woody Iverson. | Open Subtitles | و هذا (وودي أيفرسون)، ضحيتنا. |
Maktulümüz Elvis olamaz. | Open Subtitles | إذاً لم يكن ضحيتنا (إلفيس) |
Kendisi kayıp Maktulümüz olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يكون لدينا ضحية المفقودة. |