Free Library of Philadelphia, McPherson Square Kütüphanesinde çalışıyorum. | TED | أعمل في مكتبة ماكفرسون سكوير التابعة لمكتبة فيلادلفيا المجانية. |
Onların bu azim ve kararlılığı bana ve kardeşlerime de destek ve kararlılık getirdi beni McPherson'a getiren bu kişisel deneyimlerimdi. | TED | وقوتهم والتزامهم قدمت الدعم والاستقرار بالنسبة لي ولأشقائي، وكانت تلك التجارب الشخصية هي التي جلبتني إلى ماكفرسون. |
McPherson'da yapmaya çalıştığımız şey krizde olan bu topluluğu destekleme yolları bulmaktır. | TED | وما نحاول القيام به في ماكفرسون هو إيجاد طرق لدفع هذا المجتمع للخروج من الأزمة. |
O zamanlar McPherson'ın Reynolds olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم حينها أن ماكفرسون هو رينولدز |
Orası, Bay McPherson'ın bulmakta bu kadar zorlandığı gizli odayı açacak. | Open Subtitles | هاذا سيريكم المخبئ الذي واجه السيد ماكفرسون صعوبة في تحديده |
Haftalar öncesinden McPherson kulağının içine yerleştirmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن ماكفرسون زرعها في أذنك الداخلية قبل أسابيع |
Bir arabanın arka koltuğundan ne zaman şu tramvaylardan birini görsem- McPherson'a gelirken bindiğime benzeyen- öfkeye kapılıyordum çünkü bir çocuk olsan bile annenle babanın uyuşturucu peşinde olduğunu biliryordun. | TED | وفي كل مرة رأيت مسارات القطار نفس تلك التي آخذها للعمل الآن مع ماكفرسون - من المقعد الخلفي للسيارة، أكون غاضبة، لأنه حتى الأطفال يعرفون عندما يحاول والديهم تعاطي المخدرات. |
Bir kütüphaneci olmayı seçmek ve McPherson'da çalışmayı seçmek bu çaresizlik duygusunu bırakıp diğer insanlara yardım etme yollarını aramaktı. | TED | أني أختار أن أكون أمينة مكتبة وأختار أن تكون في ماكفرسون كان هذا أنا أترك الشعور بالعجز وإيجاد الطرق لأكون داعمة للآخرين. |
James McPherson, tutuklusun. | Open Subtitles | جيمس ماكفرسون انت رهن الاعتقال |
Önceliğim o aşağılık McPherson'ı öldürmek. | Open Subtitles | على رأس قائمتي قتل ذاك اللعين ماكفرسون |
Eğer ikisi de McPherson için çalışıyorsa-- | Open Subtitles | اذا كانو كلاهما يعملان لدى ماكفرسون |
Pek bir şey bilmiyoruz ama McPherson'ın orada bir yerde olduğunu biliyoruz ve seni bir kere öldürdü zaten. | Open Subtitles | نحن لا نعلم الكثير ..... لاكننا نعلم ان ماكفرسون في الخارج, و |
McPherson, Claudia'yı Wells'e ulaşmak için kullandı. | Open Subtitles | ماكفرسون استخدم كلوديا ليصل الى وليس |
Artie dinle, McPherson H.G. Wells'in bronzunu eritti. | Open Subtitles | ارتي ,اسمع,ماكفرسون حرر أتش.جي.وليس |
McPherson'ın bronzunu eriten Claudia'ydı. | Open Subtitles | لقد كانت كلوديا التي حررت ماكفرسون |
McPherson en kestirme yolu kullanmamızı bekliyordur. | Open Subtitles | ماكفرسون سيتوقع منا سلوك الطريق المباشر |
McPherson cinayeti vukuatındaki tutumundan etkilendim. | Open Subtitles | لقد أبهرني بالطريقة التي تعامل بها مع حادث انتحار "ماكفرسون" |
2013'de, Free Library'de işe alındığımda McPherson'da çalışmayı özellikle kendim seçtim çünkü madde kullanımının günlük hayatı nasıl değiştirdiğini gördüğüm bir ortamda büyümüştüm ve bu kişisel deneyimlerimi işyerinde çalışırken kullanmak istiyordum. | TED | عندما تعاقدت معي المكتبة المجانية في عام 2013، اخترت على وجه التحديد العمل في ماكفرسون لأنني أفهم ما يعني أن تكبر في بيئة حيث اضطراب تعاطي المخدرات يشكل الحياة اليومية، وأردت أن أستخدم تلك التجارب الشخصية كدليل لعملي. |
...ve kurbanların da bulunduğu McPherson Meydanı. | Open Subtitles | و ميدان "ماكفرسون"، حيث . وجدنا الضحايا |
McPherson hayatta ve bir yerlerde serbestçe dolaşıyor. | Open Subtitles | ماكفرسون) حي يرزق) و هو طليق في مكان ما في العالم |