Daha fazlasını istedim fakat Lucky çok meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد أردت المزيد .. لكن لاكي قال أنه مشغول للغاية |
Çok meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال أنه مشغول للغاية |
Ezikçe. Ama Carol Lockwood ölü eş mazeretini sundu. Çok meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | هذا كسيحاً، لكن (كارول لاكوود)، لجأت إلى حيلة كونها أرملة، و قالت أنّها مشغولة كثيراً |
Dükkanda meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنّها مشغولة في المتجر. |
Yemeğe çıkalım dedim ama meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | طلبت منها تتناول العشاء معي لكنها قالت أنها مشغولة. |
Bizimle yemeğe kalmasını istedim ama, çok meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | طلبتها أن تشاركنا الغداء لكن قالت أنها مشغولة. |
meşgul olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت أنها مشغولة |