Anthony Romero: Bana kalırsa onun bir başkan olarak meşruluğuna karşı, ilkelerinin meşruluğunu fark etmeliyiz. | TED | أنتوني روميرو: أعتقد أنه علينا أن ندرك شرعيته كرئيس في مقابل شرعية سياسته. |
Son olarak, her otoriter tartışmanın asıl amacı genellikle rejimin içerde ve dışarda meşruluğunu artırmaktır. | TED | وأخيراً، هدف أي جهود لتداول سلطة إستبدادية هو عادة زيادة شرعية الأنظمة، في كلا من الوطن والخارج. |
Çalmakla suçlandığın motosiklette veya yakınında bulunan her türlü delilin meşruluğunu çürütecek uzman bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد خبير على عداء مع شرعية أي دليل مطروح داخل أم قرب الدراجة التي أتهم بسرقتها |
Osmanlıların Müslüman dünyası ve ötesindeki meşruluğunu pekiştirdi. | Open Subtitles | زادتا من قوة شرعية العثمانيين داخل العالم الإسلامي وما وراءه |
Batı medyası, seçimlerin meşruluğunu baltalamak ve yaralamak için... ..bunun bir sahtekarlık olduğunu iddia etti. | Open Subtitles | وادعّوا بأنّ هنالك تلاعب للتضعيف والطعن في شرعية الإنتخابات |
Hayır. Tüm dünyaya, EMB tehdidinin meşruluğunu anlatmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | كلا، كلا، أنا أحاول إخبار العالم حول شرعية تهديد "النبض الكهروميغناطيسي". |