Bence bu meşruluk konusu çok fazla abartıldı. Başkan Bush! | Open Subtitles | إصباغ صفة الشرعية على الأمر هنا يصل لحد الإنفجار |
İstediği de bu zaten. meşruluk kazanmak. Kabul görmek istiyor. | Open Subtitles | ..ذلك مايوده حقا , الشرعية يود ان تقر به |
Fakat bu keşifler bir zamanlar sonuçsuz bir arayış gibi görünen araştırmaya meşruluk kazandırdı. | Open Subtitles | لكنها أضفت الشرعية على ما اعتبر في السابق مساعي عبثية |
Bu meşruluk ve saygınlık için çok çalıştım ve bir çok çirkinlik yaptım. | Open Subtitles | لقد عملت بجِد أقوم بأمور غير سارةٌ لأحقق الشرعية و الإحترام. |
Bir ulusun inandığı meşruluk sunumu ve birlik oluşturması cinsinden. | Open Subtitles | وإنشاء وحدة النوع الذي أمة يعتمد لإضفاء الشرعية". |
Onun tarafından temsil edilmesi ona meşruluk veriyor. | Open Subtitles | تمثيله من قبلها يمنحه الشرعية. |
Bu, Sally için hem tanıtım açısından hem de bu iş ona bir meşruluk kazandırdığı için çok akıllıca bir hareketti. | Open Subtitles | من وجهة نظر عامة و لإعطائه الشرعية كان هذا انقلاباً كبيراً ل(سالي) |